Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

246 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kavramların isimleri değişse de Allah yerine Tanrı Ermiş , Kâmil insan yerine Usta densede kitabı bitirdiğimde bende kalan Yunus'un söylediği gibi" Beni bende deme bende değilim. Bir ben vardır bende benden içeri" Allah HERSEYken HİÇBİR şeyin olmadığı bir yerde herşey olduğunu deneyimleyemedigi için nurundan minicik nurlar böldü. Onlara beden ve zihin vererek herşey olduklarını deneyimleyebilmeleri için evreni yarattı. Çünkü fiziksellik kavramsal olarak bildiğinizi deneysel olarak bilmenin tek yoludur. Ancak ne olmadığınızı bilmeden ne olduğunuzu bilemezsiniz. Olmadığınızı bildiğiniz şeylerle ne olduğunuzu tanımlayabilirsiniz. Hiçbir şey zıttı olmadan varolamaz. Mutlak boyutunun haricinde. Ama mutlak boyutunda da deneyim yoktur yalnızca bilmek vardır. Bilmek yüce bir boyuttur. Ama en büyük haz "Olmak"tır. Olmak'a ancak deneyimden sonra ulaşılabilir. Bilmek, deneyimlemek, olmak. Yaşam , fiziksel evren, Ruhun kavramsal olarak bildigini deneysel olarak bilmesi için bir olanak tanır. Bildiğini hatırlamasi ve uygulamasi yeterlidir. Ruh herseyi deneyimleyebilmek için kendini unutarak bu dünyaya geldi. Bu varlığa kim olduğunu seçme olanağı verdi. Allah'ın bir parçası olduğunun söylenmesi yerine bunu seçerek bilmek istedi. Saf sevgi olduğunu idrak ettiği yani hatırladığı zaman kaynağı olan Allaha geri dönecek ve tekâmülu tamamlamış olacak. Ruhun yaşamdaki görevi kim olduğunu yeniden hatırlamak olduğu kadar büyük bölümü başkalarına da kim olduklarını hatırlatmaktadır, ki onlarda hatirlayabilsinler. Bir başkasının seçtiği yolu yargılama.Basariyi kıskanma, başarısızlığa acıma. Çünkü ruhun kayıtlarındaki başarının ve başarısızlığın ne olduğunu bilemezsin. Dünyada kötü olarak algiladigin birşeyi lanetlemek yerine içine sor "Kendinin hangi parçası bu felaketten deneyim kazanmak istiyor? Varlığımın hangi boyutu bu deneyimi kazanmak için felaketi kendisine çekti? " Doğruyu bilmek için yanlışı sevmek gerekir. İyileşme her şeyi kabul etme sürecidir. Evrensel Yasalar; Hayat sizin olacağını düşündüğümüz den başka bir şeyi size göstermez. Ne hayal ediyorsan o olabilir, yapabilir ve sahip olabilirsin. Çünkü düşünce yaratıcıdır. Korktuğunu kendine çekersin. Çünkü duygu çekim gücüne sahiptir. Korktuğun şeyi deneyimlemen gerekir. Sevgi her şeydir. Sevgi en doruk realitedir. Tek ve Her Şey. Allah'ı deneyimleme duygusu. Yaratmak düşünce ile başlar. Söze dönüşür. Aksiyonla hayat bulur. Düşündüğün ama asla ifade etmediğin şey bir boyutta yaratır. Düşündüğün ve söylediğin bir başka boyutta yaratır. Düşündüğün, söylediğin ve yaptığın, realitedir gerçekleşir. Gerçekten inanmadığın bir şeyi düşünmek, söylemek ve yapmak imkansızdır. Bu inanç, ümit etmenin ötesindedir. Kesin bilmek demektir. Bilmek yoğun şükran duygusunun olduğu yerde olur. Şükran önceden teşekkür etmektir. Şu anda yaşamınızda kendini gösteren ne olursa olsun, siz yarattığınız için sahiplenin ve teşekkür edin. Yargılamayın. "Allah Kahretsin" deneyin. Çünkü kendinizi kahretmis olursunuz. Eğer yarattıklarınizin bazılarından haz almiyorsaniz şükredin ve değiştirin. Yeni bir realiteyi seçin. Şüphelerinden kurtul, korkularını yen, karamsarlıği bırak. Zihinsel yapından negatif düşünceleri arındır. Bunu ne düşündüğün üzerinde düşünerek ve kendini olumsuz düşünürken yakaladığında yeniden düşünerek yapabilirsin. Usta, Ermiş , Olmuş, Kâmil insan yalnızca sevgiyi seçen kişidir. Her anda, Her olayda. Onlar öldürülürken bile katillerini sevdiler. Total bilme anında ( ermek ) Allah'ın bir parçası olarak: Total haz, sevecenlik, kabul ve şükran hissedersiniz. Birinci doğan koşulsuz sevmek ikinci doğan ise gözlemlemek. Kendin hakkında Allahmissin gibi düşün konuş ve davran. Düşündüğün , söylediğin ve yaptığın her şeyi gözden geçir. Bu süreç bilince doğru yoğun bir şekilde yonlenmektir. Allah'a giden yol hangisi? Bu cevaba ancak yüreğinin yolu ile ulaşabilirsin, zihinsel yolculukla değil. Allah'ı gerçekten bilmek için, aklını kaybetmek zorundasın. Kâmil insan bir şeyden "vazgeçmez". Kullanımda artık yarar görmediği şeyleri bir kenara koyar sadece. Dünyevi isteklerden vazgeçmek değil, onları anlamak ve kabul etmek yeterlidir. Çünkü direndiginiz şey, daha da kalıcı olur. Farkındalıkla gözlemlediğimiz şey ise kaybolur. Spritüel yoldaki insanların yaptığı şey anlamak, ilizyonu görmek, kendine hizmet etmeyen arzuları bir kenara itmek. Kendine sunduğu deneyimler için ilizyonlarini sevmek ve böylece özgür olmak. Feragat arzuları reddetmek değil, sonuçlara bağımlı olmayı reddetmektir. Yani beklentisiz, belli sonuçlara ihtiyaç duymadan yaşamak. İşte bu özgürlüktür Tanrisalliktir. Ruh kendini aksiyonla gerçekleştirme yolları arar. Bu dürtüye arzu denir. Arzuyu yok etmek Allah'ı yok etmektir. Tanrı bilincine yükseldiğinde, başka bir insan ruhu için sorumlu olmadığını da anlarsın. Hatta ailenin diğer fertleri için duyduğun fiziksel rahatlık endişesi bile artık sorun olmaz. Çünkü her ruhun kendi kaderini her an çizdiğini bilirsin. Görevin onlara bağımsız olma imkanı tanımaktadır. Sensiz de varolabileceklerini en çabuk ve en mükemmel şekilde onlara öğretmektir. Yaşamak için sana ihtiyaç duydukları sürece, onlar için bir armağan olamazsın. Ancak onlar senin "gereksiz" olduğunu fark ettikleri an sen de özgürleşebilirsin. Gerçek Usta, en çok öğrencisi olan değil, en çok Usta yaratandır. Ebeveyn, eş,dost olarak sevginizi yapışkan kılmayın. Önce mıknatıs gibi çeken , sonra varolmak için size yapışmalari gerektiğine inananları iten güç olun. Sevginiz, sevdiklerinizi dünyaya açan, kim olduklarını dolu dolu deneyimlemelerini sağlayan bir pervane olsun. Yaşam "neden-sonuç" yasasıdır. "Peki görelim" yasası değil. Eğer seçersen sahip olamayacağın hiç bir şey yok. İlişkiler kutsaldır. Çünkü kendinizin en yüksek boyutunu yaratmanız ve deneyimlemeniz için yaşamın en büyük ve tek olanağıdir. Bırakın, ilişkide her insan diğeri için endişe etmek yerine, yalnızca yalnızca Kendisini gerçekleştirsin. En sevecen insan, en BEN merkezci insandır. Sen kendini sevmezsen, başkasını sevemezsin. Kurtuluşumuz başkalarının aksiyonlarına değil, kendi re-aksyonlariniza bağlıdır. Tüm insan iliskilerinde tek soru: Şimdi sevgi ne yapardı? Asırlardır sevgi kaynaklı davranışın bir başkasının "en yüksek hayrına" olduğu öğretildi. Oysaki en yüksek seçim kendiniz için "en yüksek hayrı" üreten seçimdir. Çünkü sen ve başkaları birsiniz. Çünkü "Senden başka olan" yok. Tanrısal olmayı seçmek, kurtarıcı olmayı seçmek değildir ve kesinlikle kurban olmayı seçmek de değildir. Başkalarına sevgi ile davranmak, onların her istediklerini yapmalarına izin vermek değildir. Bu onların iyileşmesine yardım etmez aksine onlara zarar verir. Çoğumuz kendi yarattığımız olmak yerine alışkanlıklarımızı yarattigiyiz. Burada soru Burada bilinçli olarak mı bilinçsiz olarak mı ilerlemeyi seçiyorum? Deneyimlerimin nedeni olarak mı sonucu olarak mı? Bolluk prensibi yanlış algılanıyor. Zihinde paranın kötü olduğuna dair bir düşünce var. Aynı zamanda Allah'ın iyi olduğuna dair bir düşünce de taşıyoruz. Böyle olunca düşünce sisteminizde Allah ile para bir araya gelemiyor. Parayı hem sevdiğimizi söylüyor hem de her kötülüğün kaynağı olarak görüyoruz. Evren devasa bir fotokopi makinesidir. Sürekli düşünceleri kopyalayarak çoğaltır. Düşünce sistemine göre yaptığın işi seviyorsan, "iyi"nin karşılığında "kötü" olan parayı almaktansa açlık çekmeyi tercih ediyorsun demektir. Bunu tersine çevirmek için çekirdek düşünceyi değiştirmek gerekir. Sahip olmak istediğin yeni düşünceye göre davran. Yeni düşünceye uygun olarak söz söyle. Bunu sıklıkla yaptığında zihnini yeni bir yolla düşünmesi için eğitirsin.
Tanrı İle Sohbet 1: Alışılmadık Bir Diyalog
Tanrı İle Sohbet 1: Alışılmadık Bir DiyalogNeale Donald Walsch · Ötesi Yayıncılık · 20191,061 okunma
··
763 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.