Gönderi

Sebahattin Ali
Ölüm yıl dönümünün anısına; Sebahattin Ali (25 Şubat 1907- 2 Nisan 1948), ülkemizde çok geç tanınan değerlerden sadece biridir. Şair ve yazar yönleriyle çok kıymetli eserler çıkarmış fakat hakkettiği ünü ölümünden sonra kazanmıştır. Tıpkı bir çok sanatçımız gibi. En çok bilinen eseri "Kürk Mantolu Madonna" edebi değerinin yanı sıra, günümüzde "kitap okuyorum" algısını oluşturmak için kullanılan kahve-kitap görsellerinin olmazsa olmazıdır! Fakat bu görselleri paylaşanlara yazarın diğer eserlerini sorsanız bilgi sahibi olma ihtimali oldukça düşüktür. Oysa ki kendisi iyi bir yazar olmanın yanı sıra iyi bir şairdir ve bizler Ali'nin bir kaç şiirini çok ünlü isimler tarafından bestelenmiş ve seslendirilmiş olarak çok severek dinliyoruz. Benim en sevdiğim şarkı olan eserini örnek olarak göstermek isterim. 🎧🎶 Sezen Aksu / Çocuklar Gibi Beste: Ali Kocatepe Söz: Sebahattin Ali youtu.be/YnOIKQo-9LQ Dinlediğinizde çok sevdiğiniz ve Sebahhattin Ali'ye ait sözlerin olduğuna şaşıracağınız diğer eserler ise: ✅Leylim Ley / Zülfü Livaneli ✅Göklerde Kartal Gibiydim (Hapishane Şarkısı 1) / Volkan Konak Beste: Ali Ekber Eren ✅Ben Sana Vurgunum / Nukhet Duru Beste: Ali Kocatepe ✅Dağlar / Sezen Aksu Beste: Ali Kocatepe ✅Aldırma Gönül / Adip Akbayram Beste: Kerem Güney ✅Geçmiyor Günler /Ahmet Kaya Beste: Kerem Güney ✅Melankoli / Nukhet Duru Beste: Ali Kocatepe Ali'nin bilinmeyen yönleri bu kadar değildir. Kendisi kalemini bıraktığı zaman fotoğraf makinesini eline alan, gördüğü her sahneyi ölümsüzleştirmeyi seven fotoğraf tutkunudur. Yazınsal eserlerinde olduğu gibi objektifinde de toplumsal olayları duygu ve gerçeklikle harmanlamayı başarıyla gerçekleştirmiştir. Değerli Yazar/Şair Sebahattin Ali, topluma duyarlı bakış açısını kaleme ve fotoğraflara dökmek için ne yazıkki kısa bir ömre sahip olmuştur. Bu bir gerçektir ki en değerli insanları bile eninde sonunda ölüme teslim ediyoruz, lakin Ali'nin öldürülen bedeninin bir dere yatağına atılacak kadar büyük bir vahşetle anılması bir kere daha içimizi acıtıyor. Gelin görünki sanatçı ruhlu insanların hayata bakış açısı farklı olduğu gibi ölüme bakış açıları da oldukça farklıdır. İşte Sebahattin Ali'nin nasıl anılacağını ifade ettiği kendi satırları. 📝Dostu Ayşe Sıtkı İlhan’a Sinop Cezaevi’nden yazdığı 23 Ağustos 1933 tarihli mektupta şöyle diyor: “Beni kim hatırlarsa gülümseyecektir. Şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da sevdiklerim arasında hayattan korkan, yeis içinde olanlar bulunursa, onlara elimden geldiği kadar teselli ve cesaret vereceğim, onları felaketime karşı gülmeye sevk edeceğim ve hiç kimse benim dünyada en çok gözyaşı dökenlerden, cesaret ve neşesi az olanlardan biri olduğumu tahmin etmeyecektir.” Saygıyla....
·
65 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.