Gönderi

132 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Ruhunuza nefes aldırın
Yaşadığımız çağın en çok öne çıkan özelliklerinden biri teknolojinin kullanımı. Günlük hayatta bilgiye kolay erişim beraberinde yeni öğrenme, düşünme, iletişim kurma biçimleri getiriyor. Bazılarımız kendini hızla yeniliklere adapte ediyor. İş hayatını ofis dışına taşıyıp, sevgilisiyle sanal uygulamalarda tanışıyor ve arkadaşlarıyla sosyal medyada buluşuyor. Bazıları da not almak için kâğıt kalem kullanmaya, telefon defteri tutmaya devam ediyor. İster teknolojinin içinde olun ister dışında, gerçekte ve sanal olarak kurduğumuz ağlarda günlük ilişki şekillerimiz, çalışma düzenimiz, yaşam tarzımız değişti. Bu geldiğimiz yeni noktada da ihtiyaçlarımızı, sınırlarımızı, arzularımızı, olanaklarımızı yeniden değerlendirip yeni davranış modelleri oluşturuyoruz. O yüzden başkalarını ve kendimizi anlamaya çalışırken değişen yeni alışkanlıklarımızı da anlamamız gerekiyor. Bir diğer öne çıkan özellik ise çeşitlilik. Her alanda seçenekler bolluğu yaşadığımız bir gerçek. Bu seçenekler içinde her gün farkında bile olmadan seçimler yapıyoruz. Psikolojinin bir alanı, biz bu seçimleri yaparken bilinçdışımızı etkileyerek söz konusu ürünü almamız için gerekli stratejileri bulmak üzerine çalışıyor. Alışverişten eve gelip hiç ihtiyacımız olmayan ama indirimde diye aldığımız şeyleri dolaba yerleştirirken duyduğunuz şaşkınlık bundan kaynaklanıyor. Bir diğer alan ise tüm bu düzen içinde gerçek önceliklerimizi, değerlerimizi belirleme ve bu doğrultuda hareket etme gücü kazandırma üzerinde yoğunlaşıyor. Bir an durup çevrenize bakın. Sizi kuşatan eşyalar, zor kapanan çekmeceler, dolaplar, bilgisayar ekranını kaplayan klasörler, cep telefonunda binlercefotoğraf, hâlâ cevaplamadığınız mail’ler… Duygularımızı da bir odayı dolduran eşyalar gibi düşünebiliriz. Aslında ihtiyacımız olmayan, kırılmış, yıpranmış eşyalar gibi onlar da ayıklanmayı, gerekirse onarılmayı, parlatılmayı bekliyor. Nasıl dolap temizliği yapabiliyorsak, ruhumuzu da aynı şekilde ferahlatıp nefes aldırabiliriz. Olumsuzca yer kaplayan her şeyi, yaratıcılı ğımıza olanak sağlayan, bizi mutlu eden alanlar yaratmak için düzenleyebiliriz. Tabii bu tek seferlik bir çalışma değil, ömrünüz boyunca devam etmeniz gereken bir uğraş. Ne kadar erken başlarsak o kadar iyi. Prof. Vamık Volkan çocukların zihinlerinin tahmin ettiğimizden daha erken yaştan itibaren etkilenmeye açık olduğunun altını çiziyor. Çevrelerindeki kişilerle, onların psikolojik fonksiyonları ve rolleriyle özdeşim kurdukları için, küçük yaştan itibaren onlara nasıl örnek olduğumuz, hangi değerleri öğretmeyi seçtiğimiz tahmin ettiğimizden çok daha önemli oluyor. Bu değerler, özgüvenli bir çocuk yetiştirirken, kendini tehlikelerden koruyabilen bir çocuk da olmasını destekleyebiliyor
Psychologies Türkiye - Sayı 5
Psychologies Türkiye - Sayı 5Psychologies Türkiye · Group Medya · 20177 okunma
··
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.