Jorge Amado'dan okuduğum ilk eser olmasına rağmen dilini cok sevdiğimi ve kitaplarına devam etmek istediğimi söylemem gerek. Kitap, Brezilya tarihine ışık tutuyordur muhakkak tabii okur bu tarihe ne kadar aşina. Araştırıp bir şeylere hakim olursa muhakkak keyif alması daha çok olur.Ben bu tarihe ve kültüre uzak olduğum halde inanılmaz keyif aldığımı belirtmeliyim. Dona Flor ve İki Kocası, bana kalırsa zıtlıkların uyumuna dikkat çekiyor.İlk kocası ile kusurun kusursuzluğunu yaşarken, ikinci kocası ile kusursuzluğun kusurunu yaşıyor. Hayatta hiçbir zaman her şey tam tekmil olmadığını bu kitapla daha iyi öğreniyoruz... İlk kocası ile aşkı yakalamış, tutkuyu keşfetmiş olan Bayan Flor, iç huzuru asla yakalayamamış bir kadın. Çünkü Vadinho, ilk eşi yani, kumarbaz, serseri ve hoyrat bir adam.Sevgisi baki ancak sadakatsiz. Bay Teodoro yani ikinci eşi, sağlam bir mesleği olan, toplum icinde saygınlığı olan ve kuralları ile kendine düzenli ve sağlıklı hayat kurmuş bir karakter. Sevgisi sadakat ve hoşgörü üzerine kurulu. Yazarın bir erkek olmasına rağmen, bir kadının sezgilerini ve isteklerini bu derece iyi yorumlaması takdire şayan. Ayni beceriyi Stefan Zweig'in Korku isimli eserinde de hissetmistim. Bir kadın yazar, bir kadını ancak bu kadar dogru yönlendirebilirdi dedim. Kitaptaki diger önemli noktalar ise, Brezilya kültürüne ait, sofra, festivaller, muzik ve batıl inanclar kısmıydı. Okuduğumuz kitaplarda ülkeye yabancı olsak bile bu ayrıntılar okuru o ülkeye yaklaştırıyor orası kesin. Bir de hangi ülke olursa olsun, batıl ve metafizik işlerle uğraşanların tamamına yakını hep sahtekâr mı olur. Evet oluyor galiba, netice de elle tutulup gözle görülmeyen şeylerin pazarlaması bizler gibi dinî hassasiyetleri suistimale uygun olan cahil demek istemiyorum ama bilgisiz ve tanrısıdan da korkan halklarda pek kolay. Bunların yanısıra, toplumdaki kadına ve evliliğe bakış açıları derinlemesine işlenmiş.Toplum ve mahalle baskısı mizahi bir dille hiciv edilmiş. Dönemin yeraltı dünyası ve baronların "Cumhurbaskanından sonra en çok kazanan kişi olmaları", bazı ülkelerde kader değil, alışkanlıktır, yönetim biçiminin getirisi ve halk da uygun görüyor demektir.Halk susuyorsa her şey mübahtır, olabilir olsun Son bölümdeki tanrıların savaşı kısmı beni çok eğlendirirken, son kertede Dona Flor'un hayatindan memnun hali beni de mutlu etti. Kadın netice de mutlu olmak istiyorsa kim karışabilir buna :)) Kitabı o kadar cok sevdim ki, bir cumlenin bile fazla olduğunu hiç düşünmedim. Yerine ulaşan cümleleri, hicivleri, mizahıyla, kültürüyle ve içten anlatımı ile benim en sevdiğim kitaplar listesinde.

Dona Flor ve İki KocasıJorge Amado · İletişim Yayınevi · 201989 okunma

·

113 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

PAKİZE TÜRKARSLAN