İki yer
343-İki yerde ağla, mahzuru yok: fırsatını bulduğun halde yerine getiremediğin, kaçırdığın ibadetlere ve terk ettikten sonra yeniden işlediğin günahlara.
İki yerde sevin, bir mahzur yok: yaptığın iyiliğe ve yapılması için yol gösterdiğin iyiliğe.
İki yerde çokça ibret al: Allah'ın güçlü bir zalimin belini kırmasında ve facir bir alimin kusurlarını ortaya çıkarmasında,
İki yerde uzun süre kalma: Allah'a karşı suç işlenmiş yerde ve geçmişte insanlara iyilik yaptığın yerde.
İki yerde pişmanlık duyma: arkadaşlarına yaptığın iyiliğin takdir edilmemesinde ve affettiğin hizmetçilerinin senin affını takdir edememelerinde.
İki yerde insanları diline dolayarak alay etme: düşmanla”rın ölmesinde ve doğru yolda olanların sapmasında.
İki yerde tevazuyu terk etme: cenazeyi götürürken ve felaketlere şahit olurken.
İki yerde harcamayı kısıtlama: sağlığını korumada ve şahsiyetini korumada.
İki yerde cimrilik yapmaktan utanma: Allah'a isyan olar yerlere harcama yapmada ve ihtiyaç olmayan yerlere harcamada.
İki yerde kendini unut: Allah'ın huzurunda ve senden yardım isteyene yardım ederken.
İki yerde büyüklenme: Vazifelerini yaparken ve mütevazı biriyle otururken.
İki yerde tevazu gösterme: düşmanınla karşılaşmada ve kibirlilerle oturmada.
İki yerde yapabildiğin kadar çok yap: ilim talep ederken ve iyilik yaparken.
İki yerde yapabildiğin kadar az yap: yemeği çok yemeyi ve boş işlerle meşgul olanlara eğlenmeyi.
İki yerde zamanın değişebileceğini düşünerek kontrollü harca: sağlığını ve gençliğini.
İki yerde ağlanılmasından rahatsız olma: haksızlığa uğrayan kadının ağlamasında ve suçlu olduğu iddia edilenin yakalanınca ağlamasında.
İki yerde gülmek seni aldatmasın: zalimin sana gülmesi ve dertlinin senin yanında gülmesi.
Bir yerde şu iki şey dışındakiler için gönlünü bağlama: Allah ve Resulünün sevgisinden başka bir sevgi bulunmayan hayatında.
Bir yerde yalnız bir şeyi yap: Ölüm anında, yalnızca Allah'ın rahmetini ümit et.