Merhabalar
Kitabı okumanız için buraya ne yazmam gerekiyor bilmiyorum başlayayım öyleyse;
Öncelikle kitabı okumam da ve Kemal Sayar'la tanışmam da üyeside olduğum AGD'nin çok kıymetli kitap severlerine teşekkür ediyorum.
Yoğun geçen bir sınav haftasından ve uykusuz gecelerden sonra ilaç oldu diyebilirim.Sağ olsunlar..
Kitap beş bölümden oluşuyor ve bu bölümlerde kendi içerisinde farklı başlıklar altında verilmek istenen mesajlar veriliyor diyebilirim.Bu başlıklar üzerine saatlerce konuşabilirim ama siz dinlemezsiniz diye kısa geçicem:)
Kitapta bir çağın,bir toplumun,bir kuşağın serencamını, açmazlarını çözülme ve savrulmalarını , gözler önüne seriyor.
Aklımıza ve ruhumuza dokunan çözümlemeler öneriyor.Hepimiz için "Kalbin Direnişi"merkeze alan bir çözüm yolu öneriyor.
Kitabı okurken bi kaç satırın altını çizer diye düşünmüştüm kitap şu an kullanılmaz halde:)
Kitabı okurken halka sesleniyormuş gibi hissettim arada duvarlarla bakıştığımız anlarda olmadı değil.
Aldım karşıma bütün hallerimi dinle Hilal dedim ne kadar dinlediler zaman gösterecek bakalım iyi olur insAllah diyelim.
Şuraya bir alıntı bırakıyorum artık sizler kitabın inceliğini anlamış olursunuz.
Aliya İzzetbegoviç,
savaşın en yoğun zamanında askerlerine şöyle hitap ediyordu:
"Görüyorsunuz, Allah karşımıza acı veren bir imtihan çıkarmıştır. Boğazlandık, kadın ve çocuklarımız öldürüldü, camilerimiz yıkıldı. Ama biz kadın ve çocukları öldürmeyeceğiz, kiliseleri yakmayacağız. Bunu yapmayacağız, çünkü bu bizim yolumuz değil. Biz muzaffer olacağız, çünkü biz başkalarının dinine, milliyetine ve farklı kanaatlere saygı gösteriyoruz ve çünkü bu zor durumumuzda bile temiz insanlar
olmaya çabalıyoruz. Ve başkalarının ibadethanelerini yıkmak
bize her halükarda yasaklanmıştır."
"Eee ne diyelim temiz insanlar kalmak ümidiyle"
"Size söylemek istediğim, ölümün her zaman bizimle, hep yanıbaşımızda olduğudur. Önemli olan, ondan ne zaman kaçıp kurtulacağımız değil; inandığımız fikirler için elimizden
gelenin azamisini yapıp yapmadığımızdır ... Eğer en başta bir
amacın hizmetkarı değilsek, hakkın, adalet ve özgürlüğün
sevdalısı değilsek, yeryüzünde bir hiçiz demektir."
"Evet bu satırlardan sonra ise "Hiç" olmamamız dileğiyle diyorum..
Ha birde unutmadan..
Bize kendi içimizden, ülkemizden sosyolojik,felsefik psikolojik veya bilmem daha neik bir yazar mı arıyorsunuz?
Buyrun...
Yaşamınıza anlam katmak için okuyun demiyorum, çünkü yaşamımıza zaten anlam katılmıştır.Yaşamınızdaki anlamı öğrenmek için buyrun okuyun okutturun derim.
Saygılarımla keyifli okumalar.