"Ben İslâm’a bir kolumun altında Kitâb-ı Mukaddes, ötekinin altında Marks’ın Kapital’i ile geldim. İkisini de bırakmamaya kararlıyım." Bu sözü kitabın biraz özeti gibi aslında. Yazarın anlatımında buram buram sosyalizm kokuları vardı. Kendisi çağdaş fikirlerin anaforundan geçerek İslam’ı kabul etmiş bir beyefendiymiş.
Gerçi eser müslüman olmadan yazdığı bir esermiş. Beni etkileyen müslüman olmaya karar verdiği an.
Roger Garaudy,Batılı ve Marsist biriymiş
İdama mahkum edilip kurşuna dizileceği esnada Müslüman Cezayirli askerlerin savunmasız birine silah sıkmayı reddetmesi onu ölümün eşiğinden almış ve bu olay Garaudy`e maddeci bir bakıştan manevi bir bakışa giden yolu açmış bulunmuş. İyi ki de öyle olmuş. Bu kadar batıcı cenahta yetişip onlar gibi düşündükten sonra islama seçmesi ve islamı seçmesiyle medyada unutulması gerçekten ibretlik olaylar. Kitap kısa ve öz. Bir çırpıda bitti. Her zamanki gibi rahmet diliyorum yaradandan. Bunu okuyan varsa-sanmıyorum- bi elfatiha daha diyebiliriz .