İşte aramızda bu kadın, sadece bu kadın, bütün mızmızlıklardan habersiz, karşısındaki şu çarpık dünyaya meydan okurca kendinden, eşinden, arkadaşlarından, işinden, bakkalından, dolmuşundan memnun, gündelik sıkıntılara hiç aldırmadan sevişiyor, bütünlüyordu yaşamasını; aradığını bulmuştu ve her an yeniden doğar gibiydi ; taze ve kıvrak, sevecen ve hoşgörülü, suya batmış bir dolunay gibiydi; sudan çıkacak, yamaçlarda görünecek, dağ sivrilerinde, inişlerde kaybolacak sonra apansız bulutların arasından sıyrılıp gülerek karşımıza çıkacaktı...