Sartre ile tanışmak için ideal kitap budur kesinlikle.. Kitap 1/2 günde rahatlıkla bitirilebilecek akışta, sürükleyicilikte bir kitaptı. Bu kadar uzun sürede okumamın sebebi araya sürekli başka kitaplar koyuyor olmamdı. Yoksa çok rahat okunabilecek bir kitaptı fikrimce.. Sartre'yi,çocukluğunu, kişiliğini, buhranlarını, yazma çabalarını, kısacası varoluşuna dair her şeyi bu kitapta bulabilmek mümkün. Sartre, kendisini saklama gereği duymadan her şeyi olduğu gibi okuyucunun karşısına çıkarmış kitapta. Sartre'de gördüğü bütün eksikleri, bütün fazlaları ortaya döküvermiş biz okurlar için (bence en çok da kendisi için!). Kitap iki bölümden oluşuyor. Yazar ilk bölüme 'okumak', ikinci bölüme ise 'yazmak' adını vermiş. Bu isimlendirmelerden de anlaşılacağı üzere ilk bölümde yazarın okuma, ikinci bölümde ise 'yazma' süreçlerini izleyeceğiz; İlk bölümde bir nevi sartre'nin soy ağacını görüyor, aile bireylerini tanıyoruz. Kitabın geneli otobiyografik bir yapıda olmakla birlikte, bu otobiyografik yan ilk bölümde daha çok göze çarpıyor. Sartre'nin ağzından babasız geçen çocukluğunu, büyükbabasına olan hayranlığını, büyükbaba ile aralarında bulunan o güçlü bağı,kitaplarla tanışmasını , okuma maceralarını, annesini, kısacası Sartre'ı Sartre yapan bütün etkenleri dinliyoruz. İkinci bölümde ise yazarı yazmaya iten güçleri görüyoruz. Yazarın yazma tutkusunu, dolayısıyla yaşamak istemeyişini(Çünkü yazar bunu söylemektedir:"Yazma isteği, yaşamak istemeyişi kapsamaktadır.") buluyor ve yazma denemelerine tanıklık ediyoruz.. Sartre meraklılarına ısrarla önerilir;)) KEYİFLİ OKUMALAR :)))

SözcüklerJean-Paul Sartre · Payel Yayınları · 19961,539 okunma

·

70 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayla ŞENER