Gönderi
Endonezya edebiyatından ilginç bir kitap. Çok fazla tanınmış bir eser olmamasına rağmen, bence, büyülü gerçeklik edebiyat türünün en güzel ve en başarılı örneklerinden biri.
Kitapta, öldükten 21 yıl sonra tekrar dirilerek mezarından çıkıp evine gelen eski bir fahişenin ve ailesinin geçmiş dönemdeki hikayesini, Endonezya tarihindeki siyasal olaylarla beraber okuyoruz. Sömürgelik dönemi, ikinci dünya savaşı yılları, Japon işgali, Hollanda ve İngilizlere karşı yapılan bağımsızlık savaşı, bağımsızlık sonrası Endonezya ve en önemlisi de 1965-66 yıllarında yapılan 500 bin ile 3 milyon arasında bir insanın öldürüldüğü tahmin edilen komünist katliamı. Bütün bu tarihi süreç bize Dewi Ayu'nun ilginç hikayesiyle birlikte ayrıntılarıyla sunuluyor.
Kitabı okurken, büyülü gerçekliğin o büyülü dünyasına daha ilk cümleyle adım atılıyor ve son cümleye kadar da gerek tempo, gerek sürükleyicilik ve gerekse de büyülü dünya bir an olsun okuyucuyu bırakmıyor. Dramlar, katliamlar, aşklar, aykırı ve aykırı olmayan sevgiler, ilginç yaşam tarzları, kadın dünyasının gücü veya güçsüzlüğü, erkek egemenliği, güzelliğin getirdiği belalar, batıl inançlar, mitler, masalımsı öyküler, dramatik ama aynı zamanda da espirütüel bir cinsellik. Kısaca kitapta her şey var. Karakterler özenle seçilip yerleştirilmiş, adeta bir resmi geçit yapar gibi sırayla sahneye çıkıyorlar. Her şey o kadar muhteşem kurgulanmış ki insan sanki bir efsaneler kitabı okuyor gibi hissediyor kendini.
Çok büyük beğeniyle ve büyük keyif alarak okudum. Zaman zaman güldüm, zaman zaman eğlendim, zaman zaman heyecanlandım ve tabii ki zaman zaman da dramların içinde kavruldum. Ama hep keyif alarak okudum. Aynı zamanda tarihi bilgilerimi de tazeledim.
Son cümle olarak bu tür kitapları sevenlerin mutlaka okuması gereken bir eser diyorum.
instagram.com/p/COIq7sVH1Qk
··
1,050 views
Üstad kitabın siparişini verdim, kargo yola çıktı. Mitoloji de tıkanmıştım. Bu kitap iyi gelecek gibi...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.