Her şey, Helen'in Paris tarafından kaçırıldığı efsanevi Truva Savaşı sırasında başlar. Kral Menelaos, Truva'daki eşini geri almak için abisi Agamemnon'dan bir ordu toplamasını ister. Agamemnon yüz gemisini deniz saldırısı için suya indirdiği sırada bir sorun çıkar: Aulis'te yaprak kıpırdamaz (ve antik çağda olduğumuz için ne motor ne de uçak vardır, İkarus ise balmumundan kanatları ile Güneş'e çok fazla yaklaşarak çuvallamıştır) . O anda Artemis, Kahin Kalkhas'ın sesiyle sahneye girer. Kahine göre Tanrıça Agamemnon'a çok sinirlidir, Yunan yazarların farklı yorumlarına göre Agamemnon'u birçok konuda suçlar: İlk olarak Artemis'ten daha iyi ok attığını iddia eder
(Artemis'in av tanrıçası olduğunu yineliyorum), ikinci olarak bir geyiği uygun görülmeyen bir şekilde öldürmüştür, üçüncü olarak kızının doğumundan sonra gerektiği gibi adak adamamıştır. Acaba Agamemnon, Klytaimestra'nın doğum sonrası kanıyla ıslatılmış kumaş parçalarını Tanrıça'nın tapınağına bırakmayı unutmuş olabilir mi? Ne olursa olsun Artemis'in kararı kesindir: Eğer Agamemnon hemen orada kızı İphigeneia'yı kendisi için kurban etmezse, gemiler asla demir alamayacaklardır.
Agamemnon kızını kurban etmek konusunda bir an bile tereddüt etmez. Mitin yorumlarından birine göre, İphigeneia'yi adak alanına getirmek için onu Akhilleus (topukları hassas olan tip) ile evleneceğine inandırır.
Evlilik ritüeli ile adak ritüeli yalnızca sunak konusunda benzeşir. Kurban edilen insan ya da hayvanın kanı bu büyük taş üzerine akıtılır. İnsan kurban etmek, kurbanın ölümüne neden olmadan boğazını çizip yararak kanını dökmeyi kapsayan ritüelde olduğu gibi, az ya da çok ölümcül biçimler alabilir. Yani Alain Testart'ın iddia ettiğinin aksine, Tanrıça -veya Yüce Rahibe- kan dökme gücüne sahiptir. Fakat antropolog, Eski Yunanların av için erkek değil de dişi bir tanrıça hayal etmiş olan tek toplulukolduğunu kabul etse de, bu özel bir durumdur. Çünkü Artemis "bakireliğiyle nam salmış, bekaretini şiddetle savunan, etrafı yalnızca kadınlarla çevrili bir tanrıçadır. Yunan larda avı yöneten kadın, aynı Yunanların gözünde tam olarak bir kadın değildir; ne evliliği ne çocuk doğurmayı ne bekaret kanını ne de doğum esnasında akan kanı bilir". Buna bağlı olarak adet kanından da bihaber olduğunu varsayabiliriz.
Bu Benim Kanım
s,68
··
237 views
Dönüp dolaşıp Homeros’a çıkan yollara beni tatlı bir betüş çıkardı. 🧚🏻♀️💝 Teşekkürler bizden efenim, güzel bir detay ile iletimize şeref verdiniz. Kitabı listeme alıyorum🤗
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.