"Seni seviyorum" değiştokuşlarımız -o imrenilen karşılıklı anlaşma- tuhaf bir alışverişe, adeta değişimle, değişimin yalnızlığı ve güzelliğiyle kodlanmış bir değer birimine dönüşüyor. "Sen" ve "ben sürekli yer değiştirirken, ikisini birbirine bağlayan "sevme" fiili yinelenirken yenileniyor. Yine de "seni seviyorum"un belki de en yalnızlaştırıcı tarafı sevginin çağlayan sınırsız nehirlerinin dilin sınırları içinde ancak küçük bir oluk bulabilmesi, tıpkı Pyramus ile Thisbe'yi ayıran duvardaki çatlak gibi.