Katiller, ahmaklar, küfürbazlar, ölümyiyenler, mecuslar, engizitörler, pratisyenler, gladyatör gibi arenada savaşan muhafızlar, arifler, karanlık büyücüler, itler ve kopuklar.. kısacası bu sert dünyada yok yok. Hikayenin akışını gerçekten beğendim. Anlatım çok hoş. Kitap uzun zamandır kitaplığımdaydı ve okumaya gerçekten çekiniyordum. Ama kendini bu kadar hızlı okutacağını hiç düşünmemiştim. Her bölüm bir iki karakter üzerinden gidiyor diyebilirim. Bir sahne ondan bir sahne bundan. Baya karakter var. West, Jezal dan Luthar, Ardee, Sand dan Glokta, Buz, Severard Logen, Mecus Bayaz, Çırak, Yulwei, Ferro... Hikayemiz Mecus Bayaz'ın Luthar, Logen, Ferro ve Glokta dörtlüsünü hedef alacak şekilde hayatlarına girmesi ve yönlendirmesiyle devam ediyor. Engizitör Glokta iç sesiyle ve kendine has tarzı olan kötürüm bir eski savaşçıdır. Şimdilerde en büyük düşmanı ise merdivenler. "Hâlâ hayattayım" repliğiyle hayatta kalan Dokuzparmaklı Logen ise başıboş bir barbar gibi dünyada sürüklenmektedir. Tabiki kendince bir grubu da vardır. Ancak kitabın en başından itibaren onlardan ayrı düşmüştür. Asilzade bir babanın evladı olan Luthar ise kendine verilen görevleri yerine getiren bir muhafızdır. Böyle eğitilen bir adamın gladyatör gibi sürekli arenada savaş vermesine bir anlam veremedim. Ortada ölüm de yok. Yarala bırak. Ve ormandan kente, oradan oraya koşan kızımız Ferro. Bu dörtlü ve onların etrafındaki karakterlerin Mecus Bayaz'ın planlarına bağlanan hikayesi. Ortada bir olay yok. Kızı, memleketi ya da onu bunu kurtarmıyoruz. Tabi içinde bulunan evren karanlık bir savaşın eşiğinde ya da savaşın kendisi. Her şey biraz olgu ve olup biten ufak tefek olaylar. İlk kitap bence evreni tanıtmaya yönelik. Çünkü yazar First Law evrenine dahil edilen baya kitap yazmış. Devamını gerçekten merak ettim.

Bıçağın KendisiJoe Abercrombie · İthaki Yayınları · 2019214 okunma

·

1,197 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ged