Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

1064 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Filmini izlediğimde derinlerime kadar ürpermiştim. Cesaretin ve gücün yaşta değil; içimizde neler biriktirdiğimizde olduğunu hissetmiştim. Okurken ise bunlardan çok daha dolu hislerlerle kapağını kapadım. Sınav dönemime denk gelmesi kitabı çok yayarak okudum ancak sayfa sayısı asla göz korkutmamalı. Stephen King öyle bir kalem ki 1061 sayfayı her çevirişte heyecanınızı katlıyor.   Oturup kitabın konusunu anlatacak halim yok. Otomatik olarak dünyaya bu bilgiyle geliyoruz bence :D Herkes konusunu bilir. Peki ya çocukların hisleri? Ben ve Bill arasında kalan Beverly gerçekten ne hissetti ve neler düşündü? Henry'nin içindeki öfke neden bu kadar derine saplanmış gibi asla azalmıyordu? Stanley'nin aldığı telefonla neler düşünüp kendini banyoya attığını, Beverly'nin içinde yıllarca tuttuğu nefreti vücudundan damla damla akıtışını tüm ayrıntılarıyla kucaklıyoruz. Sadece kendilerinin duyup gördükleri kan ve vahşet onları nasıl delirtmedi? Çünkü biliyorlardı, yalnız değillerdi. O'nu alt etmelerini sağlayan da bu birlikti. Sayıları azalmış olsa da geri döndüklerinde yine de birliktelerdi ve bu güç onlara bir kez daha O'nu yeneceklerine dair inançlarını yeşertiyordu.   Filmlerin birinde çocuklukları ve eğer O geri dönerse yeniden geleceklerini görürken diğerinde Derry'e geri döndüklerini izlemiştik. Kitap bu kadar net bir çizgiyle ayırmıyor. Arada bir 1958'e gidiyor, sonraki bölümde ise 1985'i (yani o zamana göre günümüzü) anlatıyor.   Evrenin belki de en büyük hatalarından biri korkuydu. Korku bizi yerle bir eden, güçten düşüren şeydi. Korku stresi, stres çoğu zaman yenilgiyi getiriyor. King'in bu 4 senelik birikiminde de korkunun yanında büyüyen güven ile galibiyeti okudum.   Sadece bunu değil, ayrımcılık ve faşizm unsurlarının ne büyük acılar yarattığını da görüyoruz. Birkaç milyon pigmentin kendisininkilerden farklı olması zamanında birçok insanın başına dert açtı. Asla ders almıyoruz. Asla tam anlamıyla öğrenmiyoruz. Bizden farklı olan anormal değildir. Normal kıstasını belirleyen "ben" olamam. "Ben" olması için bile bir "sen" e ihtiyacım varken, kendimi kimden üstün gördüğümü sanıyorum ki ben? Bununla da kalmıyor. İnsanların cinsel tercihlerinin sonucunda acımasızca öldürüldükleri ve bunu hak ettikleri algısı da çok korkunç bir boyutta Derry kasabasında. Keşke sadece kurgu olsaydı. Keşke sadece bu kitapta ve bunun gibi bazı kitaplarda yer alan bir iğrençlikten ibaret olsa. Ne yazık ki 2021 de bile hâlâ insanların hayatlarına karışıp onların haklarını ellerinden almaya çalışmayı kendine hak görenler var.   Stephen King'in değindiği her nokta bir yara, bir iz. Evrenin en büyük hatalarından birisi. Yine de bir çocuğun bir sözünü hatırlatmak istiyorum: "Kaykayın üstünde dikkatli olamazsın bayım!" Tüm bu hatalarla, birlikte yalnız olmadığımızı bilerek aydınlığa çıkacağız. Bazen kekelesek de, bazen istemediğimiz kiloları anne zorula taşısak da, bazen birileri bizim için çok fazla endişelense de, bazen plasebolara göğüs germek zorunda kalsak bile... Asla yalnız değiliz.
O
OStephen King · Altın Kitaplar Yayınevi · 20186,2bin okunma
·
111 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.