Gönderi

96 syf.
3/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Hypatia, saygı duyduğum ve daha fazla bilinmesi gerektiğini düşündüğüm önemli bir şahsiyet. Onun hakkında yazılanlar son derece sınırlı, çünkü ölümü Hıristiyanlık tarihinde kara bir leke olarak duruyor ve çok fazla sansürlenmiş bu yüzden. Onu anlatan bir kitap yazılması güzel bir şey ancak bu kitabın eleştirilecek çok fazla yönü var. Her şeyden önce, kitabın bilimsel bir tarafı yok; tek bir dipnot yer almıyor kitapta. Tarihsel bir karakter hakkında tek bir dipnot olmadan bir şeyler yazılması, bilimsellik açısından çok ciddi bir sorun. Örnek vereyim: “ ‘Hepimiz kardeşiz’ der Hypatia.” (s. 29) diyor yazar ama Hypatia’nın böyle bir şey deyip demediğini nereden biliyoruz? Kendisinin günümüze ulaşan bir kitabı yok. Onun böyle dediğini aktaranlar varsa, bunların kim olduğunun hiçbir bilgisi yok. Hypatia’dan çok yazarın kendi fikirleri var kitapta ve Hypatia’yı da ara ara bunun için araç olarak kullanıyor gibi geldi bana. Yazarın hayata, tarihe, geleceğe yönelik, gerçeklikten uzak fikirlerinin birçoğuna da katılmıyorum. Örnek vereyim: “Hypatia dostlarına cesareti öğretirken, ona düşman olanlara da cesaretin nasıl da bulaşıcı olduğunu öğretmişti. Çünkü cesaret bir kez kıpırdadığında, korkuların büyüklüğü isterse dağlar kadar olsun fark etmez, yerle bir olurlardı. Ve tarih gösteriyor ki, her daim öyle olmuştur ve hep de öyle olacaktır. Bazen geç kalır, bazen iş işten geçer, ama eninde sonunda cesaret denen şeydir nihai sonuca ulaşan.” (s. 66) Hypatia’nın siyasetle olan ilişkisinden hiç söz edilmemiş, halbuki ölümüyle bağlantılı ve önemli bir konu. Bir edebiyat metni havasında olmuş ama edebi yönü de hiç iyi değil. Kendimi menkıbe okur gibi hissettim sürekli. Kitapta birçok abartı var. Birkaç örnek vereyim: “Her çağın kendi öğretmeni vardır, Hypatia’nın yaşadığı çağda bilinen en önemli öğretmen Hypatia’nın kendisiydi. O öyle bir zekaydı ki, dönemin filozofları bile onun söyledikleri karşısında afallıyor, söylediklerini tekrar tekrar düşünüyor, onu gizli gizli dinliyor ve hayran olmaktan kendilerini alamıyorlardı.” (s. 36) “Bir kadının İskenderiye’de insanlığa aklın umudunu sunmasının haberi bütün toplumlara ulaşmıştı.” (s. 37) “Bir kadının verdiği ilham, cesaret ve kendinden emin duruş o dönemki herkesi büyülediği gibi, bugün bizleri de o büyünün peşinden gitmeye itiyor. Üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen gücünü, etkisini ve büyüsünü koruyabiliyorsa, bu, onun haklı ve yaptıklarının doğru olmasındandır.” (s. 42) “Ona çağını aşan demek bile az kalırdı. O adeta geleceği görüyor ve attığı her adımla bunu kanıtlıyordu.” (s. 54) “Dünya canı pahasına düşüncelerine ve bilime sahip çıkanların hatırına dönüyor denseydi, abartılmış olmazdı.” (s. 58) “Bir konuyu ele alırdı ve anlattıkları her şeyi ilgilendirirdi.” (s. 75) “… bugün tüm dünyada bir efsane haline geldiğini görselerdi ne düşünürlerdi acaba?” Bu alıntılardan çok daha fazlası örnek olarak verilebilir. Ben bunları okuduğumda, sanki dini bir karakterin o dinin mensuplarınca gerçeklikten uzaklaştırılarak abartılmasını okumuş gibi oldum. Bu alıntıların nerelerinde abartı olduğunu veya bilimsellikten uzak olduğunu analiz etmeme gerek kalmayacak derecede her şeyin açık olduğunu düşünüyorum. Bu konuda bilgili ve bilimsel düşünme becerisine sahip bir zihin bunları kolaylıkla fark edecektir. Velhasıl, neresinden tutsan elde kalan bir kitap olmuş. Kitap ve öyle tahmin ediyorum ki bu seri, ticari kaygılarla yazılmış ve bu çok açık bana göre. Ama hakkını yemeyelim, bu amacında belli bir başarıya ulaşmış. Bir ürünü kitlelere nasıl pazarlayacaklarını biliyorlar. Bu seriden herhangi bir kitapla vakit kaybetmemem gerektiğini çok net gördüm. Bana herhangi bir şey kattığını söyleyemem maalesef. Hypatia gibi önemli bir karakterden insanları haberdar etmesi de kendisini kurtarmaya yetmiyor. Agora (2009) filmi çok daha etkileyici bu konuda. Zaten yazar da bazı bölümleri doğrudan o filmden esinlenip yazmış gibi. Türkçede Hypatia hakkında daha sağlıklı bilgiler bulabileceğiniz bildiğim kitaplar şunlar:
Kadın Filozoflar 1
Kadın Filozoflar 1
(Bu kitabı edinmekte zorlananlara ilgili bölümleri gönderebilirim.)
İskenderiyeli Hypatia
İskenderiyeli Hypatia
Yanlış da Olsa Düşünmek Hiç Düşünmemekten Daha İyidir - Hypatia
Yanlış da Olsa Düşünmek Hiç Düşünmemekten Daha İyidir - HypatiaTuğba Sarıünal · Destek Yayınları · 20201,857 okunma
·
514 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.