@ahmetnac Onu elinde turuncu* boya fırçası ile tanıdık bir çoğumuz. Aynı mesleği paylaşıyor oluşumuz, kurduğu her cümleyi, söylediği her kelimeyi biraz daha anlamlandırmamı sağladı. ‘Bende böyle yapıyorum, bende tam olarak bu nedenden dolayı böyle yapmıyorum’ larla okudum tüm kitabı. İçinde herkesin, her kesimin kendine yöneltmesi gereken sorular çivilendi aklımda. •Her ortamın mutlak değişmez konusudur eğitim sistemimiz. Ülkemiz için kanayan bir yara(!) olduğu her çay sohbetlerimize eşlik eder. Peki hangimiz değiştirmek için çaba sarfediyoruz. ‘Amaan böyle gelmiş böyle gidecek’ mi sahiden? •Teknoloji hayatımızı, eğitimimizi kolaylaştırıyor mu gerçekten? Yoksa en aptalımız bile kolayca kullanabilsin diye mi tasarlanıyorlar? •Çocuk yetiştirirken geleneksel* tabuları mı kullanıyorsunuz hala? Çocuklarınızın mutluluğu için(!) onlar hakkında her kararı kendiniz almaya devam mı? •Beş vakit namaz kılıp, domuz eti yemeyerek müslüman olduğunu zannedip, ülkenin içine girdiği her zorlukta ‘fırsatçılık’ yaparak ‘haram lokmaya’ göz dikmeye tamam mı hala? •Kulaktan dolma ezbere bilgilerle dini yaşadığını zannetmeye, kitapta* ne yazıyor diye bakmadan başkasının elini eteğini ‘o benden daha dindar’ diyerek öpmeye devam mı? •Ya yapmaya çalıştıklarını, yaptıklarını, gösterdiği yolu görmeden, anlamadan, sadece heykelini dikerek, şekilcilikle ülkeyi kurtaracağını sanmaya? #gölge ‘yi okuduğumda tüm evrenin yükünü omzuma almış gibi hissettim. Dünyayı, ülkemi kurtarıp kalıplaşmış düşünceleri yıkamam belki. Ama bir yerden başlarım. Çünkü Gölge* bir yolunu bulmamı isterdi. Bilimle..

GölgeAhmet Naç · Doğan Kitap · 20181,198 okunma

·

54 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kübra Çiftci