"Babama göre şiir edebi türlerin doruğuydu. Beher dizesi denklem/formül şiddetindeyse, deşifre etmenin hazzı tadılmalıydı." Erkek evlat bağımlısı bir annenin çocuğu Arda ve doğuştan kadersiz Bedirhan'ın kesişen hikâyeleri. Yine bir cinayet ya da birden fazla cinayet. Bedirhan belki de yaşayan son cellat ya da kurban. Arda'nın babası faili meçhul bir cinayetle öldürülüyor. Ömrü boyunca annesi tarafından kendi var oluşunu tamamlayaman Arda annesinin ölümüyle canlanıyor adeta. Bedirhan, onu cellat olmaya yiten sebeplere bakılınca o bir cellat mı yoksa kurban mı, karar veremiyorsunuz. Bir yandan cinayetleri tek tek işlerken bir yandan da felsefi sorgulamalar yapıyor. Güzel bir kurgu, güzel bir kesişme hikayesi. Yine Selçuk Altun okurken en zorlanacağınız ve zaman zaman sizi yoracak şey; aralara sıkıştırılmış bilgiler. Çok da gerekli miydi, diye düşünmüyor değiliz. Bunun yanında okurken Istanbul'un geride planda kalmış birçok tarihi mekanı hakkında bilgi edinebilirsiniz. Ayrıca yine satır aralarında ülkemizin sayılara indirgenmiş bazı acı gerçeklerini de bulacaksınız. Ayrılık Çeşmesi Sokağı için de söylemiştik; üstün bir edebî tat beklentiniz olmasın. Kurgusu için okunabilir bir kitap üslup tartışılır. Karar sizlerin. Keyifli okumalar dileriz. " Çünkü tarih daima gözetim altındadır, oysa an'ı kollamak daha zor. Mükemmel cinayet rastlantısal olandır. Emprovizedir." "Suç işleyen değil, ona sarılarak sürekli onu yaşayandır gerçek suçlu. Dolu dolu yaşamama cinayeti yüzünden hepimiz suçluyuz." Henry Miller "Gerçek veya görsel yaşam fark etmiyor, iki nitelikli insan çatışmasının cezasını çocukları ödüyor."

Annemin Öğretmediği ŞarkılarSelçuk Altun · İş Bankası Kültür Yayınları · 201586 okunma

·

66 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özge Şahin