"Aşka Dair Bir Klasik: Güvercin Gerdanlığı"Okuduğum bu kitap, İspanya'da yahut o zamanki bilinen adıyla Endülüs Emevi Devleti sınırları içinde bulunan Kurtuba'da (Cordaba'da) dünyaya gelen, Zâhirî mezhebinin en büyük temsilcisi, usulcü, fakih, muhaddis, tarihçi, edip ve şair olan İbn Hazm'ın birçok dile çevrilmiş olan en meşhur eseridir. Güvercin Gerdanlığı, aşkın nasıl ortaya çıktığı, nelere sebep olduğu ve nihayet ne olduğu gibi birçok farklı meseleleri ele alır. Ele aldığı bu konuları şiirlerle, çevresinde bulunan insanların yaşadıklarıyla ve kendi tecrübeleriyle hikayeleştirerek okuyucusuna aktarır Hazm. Ayrıca bu eser tarih sosyolojisi, Endülüs döneminin toplum yapısı, sosyal yaşantısı gibi konularda da eşi benzeri bulunmaz bir kaynaktır. Bu yönüyle de günümüzde hala güncelliğini "kısmen de olsa" koruyan bir eseri bizlere armağan eder Hazm.
Öncelikli olarak; işlenen "sevgi, aşk" gibi başat bir konu olunca, mevzunun mecrasının değişebileceğini söylememiz gerekmektedir. Hazm bu kitabı yazarken tarihler 900'lü yılların sonunu, 1000'li yılların başlarını gösteriyordu. Dönemin şartları içinde tarif edilen "sevgi ve sevgililik" tanımı takdir olunur ki farklıydı. Okurken bunu görebiliyoruz. Bugünün penceresinden bakıldığında ise "aşk, sevginin çekim alanı, aşkın önündeki engeller, sevgililer arasındaki münasebetler" gibi birçok olgunun zamanla değiştiğini ve farklı bir duygu boyutuna evrildiğini söylemek zor olamasa gerek. Dolayısıyla bugün kitabı okurken bu farkındalığı unutmamak kanımca sağlıklı bir okuma yapmamıza yardımcı olacaktır.
İkincil olarak ise Hazm gibi İslam bilginlerinin dönemin Avrupa'sında bulunması, Müslüman bilim adamı ve din bilginlerinin dünya tarihinde etkin rol oynaması bu kitabı okurken insanı gururlandırıyor. Nasıl gururlandırmasın ki? Bir tarafta karanlık zihinleriyle barbarlık peşinde koşan farklı uluslar, diğer tarafta aydınlanmanın ve bilimin altın çağını yaşayan insanlık numuneleri... Sevginin, aşkın kitabının yazıldığı yıllar... Kitabı okurken insan kendini bir anda İspanya'da, Hazm'ın sohbet halkasında dinleyici olarak kendini düşlüyor ve geçmiş zamanın hayali, o şevketli günleri okuyucusuna son kertesine kadar hissettiriyor.
Ek olarak şunları da ifade etmeliyim ki bu eseri okuyup da anlatılanların içinde kendisinden mutlaka bir şeyler bulmayan tek bir kişi bile yok gibidir. Çünkü anlatılan "aşk" gibi insanlığın ortak paydası olan deruni bir duygudur. Anlatılan bunca nasihat "kısmen" de olsa gelecekte de güncelliğini koruyacaktır. İnsanlar gelecekte de bu kitabı ibretle okuyup öğüt alacaklardır. Bundan şüphem yok. Nazarım bu yöndedir.
Son tahlilde, Karbon Kitaplar tarafından cep boy olarak hatasız basılmış, çevirisi özenlice yapılmış ve fiyatı da uygun dünya çapında bir eser. Okurken insanı yormayan, çokça düşünceye sevk eden, içimizde bir yerlere dokunan bir başyapıt. Aşka dair bir klasik olan Güvercin Gerdanlığı hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler, kitap hakkında yazılmış köşe yazılarından tutun da çeşitli platformlardaki incelemelere kadar birçok kaynaktan bilgi edinebilirler.
Benim naçizane görüşümü soranlara ise bu kitabı muhakkak okumalarını tavsiye ediyorum. Hatalarıyla, eksiklikleriyle incelememi okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Sürç-i lisan ettiysek affola.
Keyifli okumalar...