Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Nihat Behran
1. acılar karşısında umudun kırılmasın zulümden ürküp saklanma sakın dursun istiyorsan kan ısır yaralarını unutma kuvvetli olmalısın 2. insansan eğer görevlerin var ilk görevin dünyaya ışıltılar bulmaktır zincire vuruluysan kır zincirlerini özgür yaşanmayan hayat bulanıklaşır 3. dalayan acılarsa, katliamlarsa halkı eriyorsa binlerce insan karanlık hücrelerde ağlamaktan yanıyorsa gözleri anaların yolu yok kurtuluşun isyanı seçmedikçe 4. bunca kan verir elbet birgün tomurcuğunu ey derin doğu, sislere bürülü yurdum, yaslı memleket sıyrılır karanlığından açılır alnın kavuşur güneşine durulur hasret 5. zorbalar, cinayet orduları, caniler onlar içleri yarasa ve örümcek dolu toplanmış arsızca kemiriyorlar baygın uykusunda Anadolu’yu 6. ellerinde vahşetin binbir aleti ellerinde kırbaç, zincir, urgan gün gelecek kan içinde boğulacaklar çünkü halkın yaraları daha doğurgan 7. ilk bulutu ilk kuşu senin ufkunda tanıdıysam bağrında kırlarının geçtiyse çocukluğum dostluğu, özlemi, aşkı senin dilinde yoğurduysam acıların da acılarımdır sevgili yurdum 8. üflemekle ateş soğutulur mu ite ite dağlar yürütülür mü taşımakla deniz kurutulmazsa kırılmakla halklar çürütülür mü 9. yolunarak çiçek büyütülür mü ölüm ile hayat avutulur mu ısınmadan demir çelik olmazsa halkı katledenler unutulur mu 10. dünyanın neresinde mazlumlar ayaklansa yankılanır sesleri dağa taşa oyulur tutuşur senin de acıların yaralı Anadolum gün olur haykırışın uzaklardan duyulur 11. değiştir, bu senin elinde kaderini değiştir alnının karasını umudun ışığıyla sil unutma hayatı dövüşerek yatıştırman gerekir uğrunda dövüşülmeyen umut da çare değil 12. herkes kendinin uzağından seviyor kendini seyretmesini yeter ki övgü olsun durmadan fakat kuyruğuna basılan yılan gibi zehirli 13. buz üstünde, el elinde, dar günümdeyim kurşun döksem çiğdem çiğdem gözyaşlı uyusam uykumun farkındayım dolaşsam şehir benden telaşlı 14. akşam olmuş, yağmur dinmiş, usul usul akşam olmuş bir sızıdır oğul oğul yüreğimde yuvalanan bir sızıdır uzak düşmüş yar kucağı diyar diyar uzak düşmüş su hızıdır ömür ayıp yolum yolum akıp giden su hızıdır 15. yılların aylarınca uyusam seni dünyanın dağlarınca yürüsem seni dürüm dürüm gonca gonca tomurcuklanmış güllerin dallarınca solusam seni 16. bir kuş çiz yavrum yüzüme gözyaşınla bir kuş tel tel kirpiklerin kanat olsun bir kuş çırpınan kalbi dudağımda bir kuş yavrum sıcaklığın beni bulsun 17. seni nice acılardan soluyup aldım istedim ki büyüsün ellerin ellerimde istedim ki bebeğim gözlerin gözlerimde umutlar gibi taze kalsın 18. yeryüzü düşmanca saldırdı bana yine de kirlenmiş kar gibi günlerimin üstünde düş izleri var yine de hasretim yaralı dudağımda anlaşılmaz derecede anlaşılsın diye uğuldar 19. kekik kokusu duydum, kekik kokusu koynunda huysuz gecenin uyandım birdenbire haydi dedim, yüreğim gidelim bu şehirden bu şehir koparmak istiyor beni özlemlerimden 20. yorgunum, çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var yine de yaşamaktan duyduğum mutluluğun tadına düşmanlarım ulaşamazlar 21. düşmanın elindeki hançere adımı kazmışlar sordum; dediler ki, yalın yürek dalaşıp şarkılar aranmışım sordular; dedim ki, düşmanlarım halkın da düşmanlarıdır bense uslanmaz aşkların yangınıyım o kadar 22. beni dövüşlere kırbaçladı hayatım yüreğimi koşaradım taşımaya alıştım yüreğim ki ne o bensiz çiçektir ne de ben yüreğimsiz arıyım 23. özlemleri gibi anamın mahzun mazlum kusursuz yolumu dallardan gözlüyor babam kana kana korkusuz 24. bahar gelmiş – balam benim – bahar gelmiş dayanmış dalda yaprak – bebeceğim – suda köpük uyanmış kuzulara özenmiş – kızım benim – körpe diller dillenmiş aşığında yanmış – yavrucuğum – onun için beyazmış |Nihat Behram
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.