Okurken 1800'lerin burjuvalarına, dük, düşes, kontes, kontlarına "Hele bir durun, az oturun, soluklanın." demek istediğim bir kitap olmuş "Kibar Fahişelerin İhtişam ve Sefaleti"(Can Yayınları'nda adı böyle geçiyor) Kitap Balzac' ın heyecanlı olaylarla, entrikalarla ve garip karakterlerle donattığı bir kitap. Bu yüzden okuması sıkıcı değil fakat aşırı derecede yorucu. İsimler, betimlemeler, Balzac'ın bir olaydan başka bir olaya sürekli atlaması okurken insanı çok yoruyor. Bir çırpıda okuyup bitirebileceğiniz bir roman diyemem ama zevkle okuyacağınız bir roman olduğunu söyleyebilirim. Zaten yaklaşık 700 sayfalık bir klasiği bir çırpıda okuyuverecek bir insansanız bir "Helal olsun!"umu alırsınız ama "Peki senin bu övgün benim hayatta ne işime yarayacak?" derseniz buna da verecek bir cevabım yok tabii:) Kitabı sevdim hatta bu kitaptan sonra Balzac' ın bulabildiğim diğer kitaplarını da okumaya karar verdim çünkü Balzac'ı sadece "Goriot Baba" ile tanımak bana kendimi kötü hissettirdi. Kitapta bir şairin bütün hareketlerini kontrol ederek onun bedeninde yaşama devam eden ve onun hamisi olan garip bir rahip(Goriot Baba'dan tanıyacağınız bir karakter), aşkı uğruna fahişelikten vazgeçerek kiliseye gidip arınan ve yeniden doğan, kendi isteğiyle eve kapanan, şaire deli gibi aşık bir kadın ve Balzac'ın söylemiyle züppe şairimiz arasında geçen olaylar anlatılıyor. Bunların dışında da sayısız yardımcı karakter ve arka planda dönen farklı olaylar var. SPOİLER vermemek için ayrıntılı bir şekilde yazmak istemedim, kısaca bu 3 garip kişilik "bir züppe, bir sahtekar ve bir fahişe" bir araya geliyor ve olaylar gelişiyor. Balzac'ın insan psikolojisini çok iyi anlayan ve anlatan bir yazar olduğunu düşünüyorum. Diğer kitaplarını okumak istememin en büyük sebebi de bu. Özetle benim yorularak ama zevkle okuduğum bir kitaptı, tavsiye ederim, iyi okumalar.

Kibar Fahişelerin İhtişamı ve ÇöküşüHonore de Balzac · Oğlak Yayınları · 2004399 okunma

·

84 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.