Gönderi

Paylaş ki Etkisi Azalsın
Siyonist paramiliter çeteler, 9 Nisan 1948 gecesi Kudüs yakınlarındaki Deyr Yasin köyünde 107 Filistinliyi öldürdü günde, Araplar bu olaya nasıl reaksiyon göstereceklerini uzun uzun tartıştılar. Merkezi Kahire'de bulunan Arap Birliği'nin Kudüs yüksek temsilciliğinin de ön ayak olmasıyla, katliamın bütün detaylarıyla dünya kamuoyuna duyurulmasına karar verildi. Hatta katliamın aşırı şekilde abartılması, ölü sayısının çok daha fazla gösterilmesi, saldırılara tecavüz gibi ayrıntıların da eklenmesi mantıklı bulundu. Böylece Siyonistler kınanacak, uluslararası arenada da Filistinliler lehine büyük bir kampanya başlayacaktı. Karar aynen uygulandı. Yayımlanan resmi açıklamada katliam ayrıntılı biçimde ve abartılarak aktarıldı. BBC başta olmak üzere uluslararası basın da açıklamayı dünyaya o şekilde duyurdu. Haberlerin basında yer almasının hemen ardından, Araplar hiç beklemedikleri bir gelişmeyle karşı karşıya kaldılar. Deyr Yasin civarındaki bütün Filistin köyleri, birkaç gün içinde tamamen boşaldı. Yeni bir katliamdan korkan bin lerce insan bölgeyi terk ederek, daha güvenli yerlere kaçtı. Siyonistler de tek kurşun atmadan onlarca Filistin köyünü ele geçirdi. Deyr Yasin Katliamı sonrasında yaşanan bu süreç, kamuoyu oluşturmak için yapılan yayın ve paylaşımların, aslında ne kadar büyük riskler barındırdığını ortaya koyuyordu. Özellikle askeri açıdan rakibinden daha zayıf tarafların medya üzerinden yapmaya çalıştığı propagandanın, tam tersi etkiler yapacağını gösteriyordu Deyr Yasin örneği. Deyr Yasin Katliamı'nın üzerinden neredeyse 70 yıl geçti. O zamandan bugüne kadar Islam dünyasında gerçekleşen sayısız katliam, acı ve trajedide hep aynı mantık devam ediyor: Yaşananlan dünyaya haykırmanın, süreci tersine çevireceğine inamlıyor. Acıklı betimlemeler ve çarpıcı görseller eşliğinde aktarılan olaylar, çekilen belgesel ve filmler. atılan ateşli nutuklar... Elimizde epey bir arşiv birikti. Ama şimdiye kadar hiçbir "kamuoyu oluşturma çabası"nın her hangi bir katliamı durdurabildiği, askeri üstünlüğü karşı taraftan buraya döndürebildiği vaki değil. Günümüzde, özellikle sosyal medyanın hayatımıza gir mesiyle birlikte, daha büyük bir tehlike de baş gösterdi üstelik: Acının sıradanlaşması ve kalplerimizin taşlaşması.
··
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.