Acıyı, hüznü, kederi, zülmü, yergiyi, insanlar arasındaki uçurumu ve son olarak da nihilizmi eserlerinde ustaca işleyen Dostoyevski, “ gülünç bir adamın düşü” eserinde de: kahramanlarına bu duyguları olabildiğince yaşatmıştır. Bu girişten sonra kitap ile ilgili konuşursak: Kitap 3 bölümden oluşmaktadır. 1’inci bölümde: 3 general Doğum günü partisinde buluşup içki içerek sohbet etmektedir. Sohbette; ülkenin durumu, insanların olumsuz yaşamları ve hümanizm konuşulmuştur. Generallerden birisi olan İvan İlyiç biraz saf, sadece kendi düşüncesinin doğru olduğuna inanan komik bir kişiliktir. Kaldırımda yürürken, rastgele bir düğüne rastlar ve olaylar da arka arkaya gelir. Düğün, aynı yerde çalıştığı alt tabakadan bir memurun düğünüdür. Bu düğünde asil bir insanın nasıl davranması gerektiğini düğündeki alt tabakaya gösterip, psikolojik olarak iyice yıpratıp aralarındaki statü farkını göstereceğim derken; İvan ilyiç kendisi rezil olur. Yani ava giderken aylanır. Burada acımasız bir ironiye tanık oluyoruz. 2’nci bölüm olan timsah ‘ta ise: Alaycı bir anlatım ile, kendini ispatlamaya çalışan, düşünceleri ile devrim yapacağına inanan bir memurun hikayesi anlatılmaktadır. Normal bir insan olarak, hiç kimsenin dikkatini çekemediğini, insanlar tarafından dikkate alınmadığını ve bu durumu değiştirmek için; bir timsahın içine girip, konuşan bir timsah olarak çok büyük yankı uyandıracağını düşünmektedir zeki ve komik kahramanımız. İşte bu olayda insani değerlerin yıpranması, insana verilen değerin azalması nedeniyle nihilizme kayışlar mevcuttur. 3’üncü bölümde “gülünç bir adamın düşü “nde ise: Hayattan hiçbir beklentisi kalmamış, yaşamaktan usanmış, toplumdan uzaklaşmış bir kahramanın; hayatına son vermeden önce son bir kez dışarı çıkmıştır. Kaldırımda yürürken önüne küçük bir kız çıkmış ve küçük kız kendisinden yardım istemiştir. Fakat küçük kıza yardım etmeyerek kaldığı daireye gelmiş kahramanımız. Bu kıza neden yardım etmediği ile ilgili düşünceye dalıp birden uyumuştur. Sonra düş görmeye başlamıştır. Düşünde; hayatın önemli olduğunu, insanların çok iyi şekilde yaşadığını, herkesin birbirine yardım ettiğini, hayatın anlamlı ve de tatlı olduğunu görmüştür düşünce. Birden uyanarak içine bir sevinç girmiş ve hayatın anlamını kavramıştır. Önemli olan da farkına varmaktır. Hemen yardım etmediği küçük kızı aramak için sokağa çıkmış ve düşünde gördüğü hayat için yaşamaya karar vermiştir. O küçük kıza elini uzatmamak; insanın insana yaptığı zulümdür. Kahramanın tekrar o küçük kıza yardım etmek isteği ise; insanın karanlıktan kurtulmak ve aydınlığa çıkmak için verdiği mücadeledir, umuttur. Her zaman birbirimize yardım ederek,aydınlık bir dünyada umutlarımız her zaman canlı kalması dileğiyle... Kitabı çok beğendiğim. Kitap, su içer gibi okunuyor. Konuları yukarıda değindiğim gibi insana ve hayata dair olaylardır. Siz sevgili okurlara bu kitabı da tavsiye ediyorum. Sevgi ve saygılarımla...

Gülünç Bir Adamın DüşüFyodor Dostoyevski · Helikopter Yayınları · 20161,483 okunma

·

72 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Faruk