Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gerçekten Kahrolsun mu İsrail? Hayır, çok abes bir soru sormadım ben. Hakikaten istiyor muyuz kardeşlerimize her Ramazan'ı zehir eden, evlerini işgal eden, çocuklarımızı öldüren, Muhammed ümmetine bela olmuş bu kavmin kahrolmasını? Attığımız twetlerle, açtığımız hashtaglerle, mazoşist gibi paylaştığımız zulüm videolarıyla kimi kahredeceğiz? E kahredemiyoruz en azından duyuralım değil mi? Senelerdir kardeşlerimizin kanlı resimleri üzerine "bir zulmü engelleyemiyorsanız, en azından duyurun" yazarak vicdan rahatlatıyoruz da, bizlere karşı kör ve sağır olmuş bu dünyada kime neyi duyurmaya çalışıyoruz buda ayrı bir konu. Biz İsraile karşı kendi nefsimizi durdurabiliyor muyuz ki zulüm duyuracağız? Buna verilecek cevap olmadığı için ben artık kuru slogan atmaktan öteye geçebilelim istiyorum. Artık gerçekten yeter! Yetmeli! Düşünün ki her gün kapımıza bir canavar geliyor. Evladlarımıza saldırıyor, öldürüyor, her yanımızı kan revan içinde bırakıyor. Bizde camdan "zulüm vaaar!" Diye bağırırken bir yandan da evimizdeki erzakları, yemekleri atıp bize saldıran canavarı besliyor, güçlendiriyoruz. Bu ne kadar absürd bir durum değil mi? Buna kim inanır? İnsan canına kıyanı daha da besleyip, güçlendirir mi? Ne kadar acı ki bizim misalimiz tam olarak budur kardeşler. Bugün en cahilimiz bile bilir ki "tarımı elinde tutan, gücü elinde tutandır." İsrail çöl diyorum bakın çöl bir ülke iken, o çölü bizim ayder yaylalarına benzeterek özellikle doğal tarım alanında çığır açmıştır. Peki bundan bize ne mi? İşte tamda bu noktada tohumlar üzerinde oynamış, genetiklerini değiştirmiş, zararlı bir hale getirmiştir. Sonra bizim ülkemize "daha hızlı, daha çok, daha iri hasat veren gdolu tohumlarını" pazarlamış ve ne yazık ki köylülerimiz atalık tohumlarını bırakıp bu gdolu, israil menşeli tohumlara tabiri caizse atlamıştır! Sonuç? Toprak kanser, toprak verimsiz, hasat nimet olmaktan çıkmış, tüketenler hasta.! O buğdaydan yapılan ekmek, yiyen Müslümanında genetiğini bozuyormuş, "Ekini ve nesli helak etmeye çaba gösterir." ayetinin bizzat muhattabıymış ne önemi var? Bizimki daha çok hasat edip, daha çok para kazanacak ama KAHROLSUN İSRAİL! Yetmemiş.. Biz titizlik furyası almış bizim hanımları. Allah'ın fıkhen, ilmen, ayeten temiz ve pak saydığını bunlar domestossuz temiz saymamış!!! Evladları gibi sarılmışlar israil menşeli deterjanlara! Ama ne hikmetse aynı tohumlar gibi neredeyse tüm deterjanlarda yahudi üretimiymiş. Daha güzel parlatıyor, daha iyi kokutuyor, daha beyaz yapıyormuş. Rahimlerde kistler/miyomlar, boyunlarda tiroid nodülleri, bedende egzamalar/sedefler, astımlar, serotonin hormonu tükenmesi neticesinde depresyon ve ruhsal bunalımlar yaşanmış ne önemi var? Bembeyaz atletler, parlayan tuvalet taşlarımız varya. Hadi, girin banyonuza şampuandan, diş macununa, ciften, çamaşır suyu, deterjanlara kadar israil malı olmayan kaç kişi var? Ve yıllardır saçlarımız bunları anlatmaya çalışmaktan beyazlamışken hala ve hala "ama iyi leke çıkarmıyoo" diyen bir hanımın oğlunun adı "Selahaddin" olsa ne olur? Kudüse fatih çıkar mı bunca israil sentetiğine bulanan bedenden? O beden madden ve manen sağlıklı kalamaz. Müslüman feraset ve şuuruna erişebilip "akledebilmesi" için dahi bu ürünlerin terk edilmesi lazım. Ama bakınca evler yahudi kimyasalları ile dolup taşıyor, bunlar her birimizin kanına karışıyor. Zararları biline biline, yahudi malı olduğu biline biline terk edilmiyor ama KAHROLSUN İSRAİL! Hadi genel olarak kurulan sofraları geçtim bari Ramazan-ı Şerif ayında soframa yahudi malı gelmedi diyebilen kaç kişiyiz? Yoksa bu sıcaklarda tutulan orucun en büyük tesellisi buz gibi bir coca cola mı oldu Müslümanlar için? Geçen ana haber bülteninde izliyorum, güya çok matah bir haber yapmışlar. Bir kadın hamile, aşermiş. Malum yasaklar var, dışarı çıkamıyor(!) Poliste gelmiş 3 şişe coca cola almış, getirmiş. 3 hamileliğimde de lıkır lıkır içtim, bunsuz yapamam diyor. Sağlık kapsamında evlere tıkılıp, ayağına zehir getirilmesi ayrı bir ironi tabi. Kabe'de milyonlarca Müslüman aynı anda el açıp beddua ediyor yahudiye, peşine cola ile iftar ediyorlar. Bu dualar nasıl çıksın arşa? Velhasıl bizim Yahudi mermisi niteliğindeki bu içeceğe dahi bağımlılığımız bu derece ciddiyken nasıl KAHROLSUN İSRAİL? Daha gıda, giyim, ilaç, sağlık mevzularına hiç girmedim. Kanımızda sürekli yahudi akıyorken, biz bu canavarı etimizle, sütümüzle, canımızla, malımızla besliyorken ne kahrolur ne de bize izzet, şeref, zafer iner kardeşler kimse kusura bakmasın. Biz İsraile karşı kendi nefsimizi durdurabiliyor muyuz ki zulüm durduracağız? 1969’da İsrail askerleri Kudüs’te Müslümanların kutsal merkezlerinden Mescid-i Aksa’da büyük bir yangın çıkartıyor. O sırada İsrail Başbakanı olan Golda Meir şunu söylüyor: “O gece sabaha kadar korkudan uyuyamadım. Sandım ki, Müslümanlar dört bir taraftan İsrail’e girecek. Lakin sabah oldu ve korkulan olmadı. İşte, o zaman idrak ettim ki, biz dilediğimizi yapabiliriz. Zira bu ümmet uyuyan bir ümmettir”. Bu utanç sözleri 52 yıldır alnımızda bir leke ve gram değişme yok. Hala her sene zulüm var ve hala her sene aynı sloganlar. Allah bizlerden çaba istiyor, VAZGEÇİŞ istiyor. Sahabe efendilerimiz zafer ve mücadele uğruna gözlerinin nuru KABE'DEN VAZGEÇTİ! MEKKE'YE SENELERCE HASRET ÇEKTİ. Ana evlada, evlad anaya hasret bekledi. Biz ise ufacık birşeyden vazgeçemeyip, nazlanıp birde zafer bekliyoruz bu mümkün müdür? Hangi hakla, hangi cürretle? Demiyorum ki "Kahrolsun İsrail" demeyelim. Tabi ki diyelim, ama artık İSRAİLİ KAHREDECEK İŞLER YAPALIM! Bir müneccim (gaybı ancak Allah bilir) o dönem Selahaddin Eyyübi'nin gayretini kırmak için kulağına eğilerek; -Kudüs'e girersen eğer, bir gözünü kaybedeceksin! der. Selahaddin Eyyübi ise tebessüm içinde; -Kudüs için iki gözümden de vazgeçmeye hazırım! diye cevap verir. İşte Allah zaferi bu gönüllere nasip etti! Amasız, lakinsiz, keşkesiz.. Lütfen.. Ama artık lütfen çeki düzen verelim kendimize. Gayretullaha dah fazla dokunmayalım. Allah ile alay edercesine midemiz ve bedenimiz yahudi ile doluyken onların kahrolmasını dilemek Mevlamızı incitir. Bugün vazgeçiş günü olsun hepimizin. Allah için vazgeçin ki, Allahta halimizi düzelsin. Kucağımızdan bir Selahaddin çıkarsın.. Bunu yapabiliriz kardeşler. Mecburuz! Sonra göğsümüzü gere gere, el ele, omuz omuza haykıralım! -KAHROL İSRAİL!!! Yağmur İbiç
··2 alıntı·
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.