Gönderi

256 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Aristoteles ‘Sofistik Deliller’ adlı kitabında on üç mantık safsatasından bahsetmiş. Felsefede safsata olarak kullanılan kelimenin anlamı, düşünürken veya çıkarsamalar yaparken yapılan hatalardır. Akıl yürütmedeki mantık ilişkisinin yanlış kurulmasıdır. Bunlar ilk başta mantıklı gibi görünse de sonuçta yanlış olan çıkarımlardır. İnsan ilişkilerinde çokça başvurulan bu safsatalar dikkatli olunmadığında kandırılmaya yol açabilir. Bilinçli ya da bilinçsiz şekilde yapılan hatalı akıl yürütmelerin yer aldığı bu kitapta kırk çeşidi anlatılmış. Literatürde daha fazlasının yer aldığı safsatalara yazar da kendi gözlemlerinden yola çıkarak dört yeni safsata eklemiş. Kitabın sonunda da ekler kısmı bulunuyor, bunlar teknik terimlerden ve safsata tercüme tablosundan oluşuyor. Bu bölüm teknik terimleri öğrenmek isteyenler için hazırlanmış ve kitaba başlamadan önce de okunabilir. Alfabetik sırada dizilmiş safsatalara ilk birkaç örnek veriliyor. Burada doğru olduğu iddia edilen öncüller ve buna yönelik mantıklı olduğu iddia edilen çıkarımlar yer alıyor. Eğer çıkarımlarda mantık hatası varsa bu safsataya girmektedir. Sonrasında o türle ilgili açıklama ve farklı yönlerden bakış açıları sunuluyor. Hangi durumlarda geçerli olacağı, hangi durumlarda bunu safsata olarak değerlendirmememiz gerektiği açıklanıyor. Bölüm sonunda ise bu türle ilgili uyarılar ve bu argümanla karşılaşırsak kendimizi hangi cümlelerle savunabileceğimize dair örnekler veren hattı müdafaa kısmı bulunuyor. Bu kısa kısa bölümlerde safsatayı genel hatlarıyla öğrensek de biraz daha derin bilgiler içerseydi daha yararlı bulurdum. Gayet kısa, öz ve akıcı olmuş ama biraz daha bilgi sahibi olmak isterdim. Bu düşüncemle de 'Eleştiri hakkı' safsatasına açık kapı bırakmış olabilirim. "Daha iyisini yazabiliyorsan yaz madem" denilebilir, bende "Ben yazar değilim, okuyucuyum, eleştirimi dile getirmek için daha iyisini yazmak zorunda değilim" diyerek hattı müdafaa yapabilirim :) Aklımda kalan birkaç safsatadan örnek; ‘Yanlış ikilem safsatası’, ya siyahsın ya beyaz, ikisi arasında başka renk veya taraf olamazsın. ‘Sabunlama safsatası’, inanılan bir olayın yanlış olduğunu gösteren bir durum varsa mutlaka onun geçerli başka bir sebebi vardır. ‘Ünlülere başvurma safsatası’, bir ürünün satışını arttırmak adına sevilen, güvenilen bir ünlüyü reklamında oynatma. Böylece ürünün daha akılda kalıcı olması sağlanıp şu kişi oynuyorsa güvenilir bir üründür imajı yaratma çabası. Ünlüler genelde taklit edildiğinden firmalar istedikleri amaca ulaşmış olurlar. Bu konuda daha önce okuduğum ‘Dikkat Tacirleri’ adlı kitapta reklamcılık, ünlüleri oynatmanın etkisi gibi yapılan araştırmalardan genişçe bahsediyordu (#54531063). Literatürde henüz yer almayan ancak yazarın kendi gözlemleriyle tespit ettiği türlerden, anne baba olduğunda anlarsın sözleriyle ‘Ebeveyn safsatası’, "Daha iyisini yap da görelim madem" sözleriyle sıkça sosyal medyada yorumlarda karşılaştığımız ‘Eleştiri hakkı safsatası’, yazım kurallarını bilmeyen birinin doğru fikirlere sahip olamayacağıyla ilgili ‘de ayrı safsatası’ yer alıyor. Bazen ne kadar dikkat edersek edelim az veya çok yazım yanlışı yapabiliyoruz. ‘Herkez, hayla, deyil’ gibi kelimelerin yanlış yazılması göze çok batsa da bazen en ufak bir harfin eksikliğinde bile, sırf aşağılamak için “Daha yazmayı bilmiyorsun, bu konuyu nasıl bileceksin” denildiğine şahit oluyoruz. Bu durum kişinin onaylamadığı bir düşünceyi başka yönden çarpıtmaya dayalı, küçük düşürmek için yapılan ve en çok keyif alınan davranışlar arasında. Ben bütün bu safsataları insanların kendi duygu, düşünce ve davranışlarına istedikleri yönde kılıf uydurma sanatı olarak tanımladım. İşine gelmeyen bir durum mu var hemen uygun bahaneyi hazırla, kabul ettirmek istediğin bir fikir mi var hemen ona uygun bir safsatayı kullanarak baskın çık. Bunların yüz yüze iletişimimizde de sosyal medyada da çokça örneğini görmek mümkün. Bilinçli ve kötü niyetle yapılabildiği gibi bilinçsiz ve yanlış akıl yürütme sonucu da olabilir. Ancak yazar, farklı ortamlarda sürekli “Sen şu safsatayı yaptın” diyen, safsata olmayan şeylere bile bu muameleyi yapan kişilerin itici olabileceği konusunda da uyarmış. Mantıklı ve doğru kararlar almak istediğimizde safsatalar bizi yanıltabilir. İkna etmek için kullandığımız veya ikna edilmek için maruz kaldığımız çeşitli türleriyle bugüne kadar sıkça karşılaşmışızdır. Kitap, bunların farkına varabilmek ve daha dikkatli olabilmek adına verdiği bilgilerle yarar sağlıyor.
Safsatalar
SafsatalarTevfik Uyar · Destek Yayınları · 2019349 okunma
·
121 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.