Gönderi

136 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
SARIKAMIŞ BEYAZ ESARET “Türklerde her yiğit asker doğar ve asker ölürdü. Bu yüzden savaşa gidenin genci, yaşlısı olmazdı, elinin silah tutması yeterliydi.” “Dağcılıkla uğraşmak, seyircisiz bir başarıya imza atmak gibidir. Her yaşadığınızı kendiniz ve sizinle birlikte dağlarda olanlar bilirler. O yüzden kimseden alkış ve tebrik beklemezsiniz. Sadece dağların kuralları ile sizin tecrübeniz, sizi ayakta tutan tek şeydir.” “Doğa ve insan, ayrılmaz bir bütündür.” Yazarımız ve arkadaşlarının Sarıkamış’ta donarak şehit olan askerlerimizin neler yaşadıklarını, vatan uğruna nasıl mücadele ettiklerini anlamak için hep birlikte çıktıkları yolda ben de okurken endişe ve korku dolu anlar yaşadım. Sonunu merak ederek okumaya devam ettim. Hem dağcılık ile ilgili bilgiler verirken hem de o dönemde yaşananları konu alarak okuyucularını bilgilendirmesi ve tarihimizde neler yaşandığını bu eserde bizlere sunması güzeldi. Bunun yanında diğer canlıların yaşama alanlarını kısıtlamak ve bencillik ile ilgili konuları işlemesi de ayrı bir güzeldi. Ben bir doğasever olarak yazarımıza katılıyorum. Her yeri betonlaştırıp onların yaşam alanlarını kısıtlıyoruz. Sarıkamış’a giden top yolunda Bünyamin Bey, Tuncay Bey, Gökhan Bey, Gürsel Bey, Neriman Hanım, Emin Bey, Gürkan Bey ve Ahmet Bey ile birlikte o zorlu yolculuğa çıktık. Onlar da şehit olan Mehmetçiklerimiz gibi kış ayının zor şartlarında tehlikeleri göze alarak büyük bir cesaret ile ilerlediler. Doğru yaşam ve kaliteli beslenme konusunu da işlemiş yazarımız. Eski insanlarımız gibi dikkat etmiyoruz beslenmemize ve ardından çeşit çeşit hastalıklar ile uğraşıyoruz… Eserde, Rus Kurmay Başkanı Pietroroviç’in anılarından olan alıntıda okuduklarım beni çok etkiledi. Oradaki kahramanlarımızın anlatılışı fazlası ile etkileyiciydi. Vatan uğruna askerimizin son durumu ve o halde bile, geçmeye çalışan Rusları durdurmuş olması nasıl bir kudrettir. Büyük bir azimle ilerleyen ekibin yılmadan hedefine gitmeye çalışması, önüne çıkan her türlü zorluk ile mücadelesi, zor anlar yaşamaları ancak her birinin o yollardan geçen şehitlerimizi düşünerek hiçbir şeyden yakınmaması, onların yaşadığı duyguların aynını yaşaması ve bu şartlar altında bir de Mehmetçiklerin vatanını düşünmesi, mücadeleyi bırakmadan devam etmiş olması ekiptekiler için büyük bir destekti. Bir de bunca yaşanan acıdan sonra o şehit mezarlarının ne amaçla kazıldığını ben de anlayamadım. Mezarları kazanlar ne bulacağını düşünmüş olabilir ki. Naldöken tepesinin hikâyesinde askerlerimizin oradan geçerken atları ne kadar zorladıkları anlatılmış. Büyük bir mücadele ile geç de olsa hedeflerine ulaşmaları, orada konaklarken köylülerin ilgisi ne güzeldi. Yalnız Necmettin amcanın anlattıkları ne kadar kötüydü öyle. Köy halkı o yıllarda askerimize destek olmaya çalışırken doktorun yaptıkları neydi öyle… Yurdumun güzel insanlarının dost bildiği, komşu bildiği kişinin ihanet edeceğini bilemezdi ki… Bu eseri okuyup da etkisinde kalmamak mümkün değil. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Bünyamin Akbulut Uyanış Yayınevi #bünyaminakbulut #sarıkamışbeyazesaret #okudumbitti #yorum
Sarıkamış Beyaz Esaret
Sarıkamış Beyaz EsaretBünyamin Akbulut · Uyanış Yayınevi · 202027 okunma
·
15 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.