Livaneli'nin bu kitabı yazması yaklaşık 29 yıl sürmüş. Yıllarca zihninde dolanmış ve hep bir şeylerin eksik olduğunu hissetmiş. Hatta Livaneli bu kitabı yayınladıktan sonra hâlâ bir şeylerin eksikliğini hissediyormuş ve kitap çıktıktan bir süre sonra tekrar yazmaya başlamış. Bittikten sonra ise kitap yeni haliyle tekrar yayınlanmış. Şu an eski halinin satışına devam edildiğini sanmıyorum fakat kitap ilk çıktığında satın alıp okuyan kişilerde elbette bulunuyordur. Ben yeni basımını okumuş bulunuyorum ve onu yorumlayacağım. Kitap iki bölüm şeklinde ilerliyor. Ana karakterimiz kendi hikâyesini anlattığı yazar arkadaşının yazdığı her bölümden sonra bir de kendi eklediklerinin ve düşüncelerinin bulunduğu bir bölüm yazıyor. Böylece bazı olayları daha derinden anlayabiliyoruz. Hatta bunun kitap için ne kadar hoş olduğunu şu alıntıyla örnekliyor; "Suç ve Ceza'nın satırları arasında Raskolnikov'un da notlarını okusaydık ve bu kasketli öğrenci koca Dostoyevski'nin yazdıklarını eleştirseydi fena mı olurdu?" Kitabın bu özelliğinin çok hoşuma gittiğini söylemek istiyorum. Çok özgün bir şey olmuş. (Başka herhangi bir kitapta rastlamamıştım. Eğer rastladıysanız ve yazmak isterseniz çok mutlu olurum.) Kitabın içeriğinden bahsetmem gerekirse aslında biraz siyasi olduğunu söyleyebilirim. Hikâye bir devlet adamı ve ana karakterimiz ile ilerliyor. Daha pek çok karakter ve olay da bulunuyor elbette fakat kitabımız o iki karakterimizi ön planda tutuyor diyebilirim. İsveç'te sürgüne gönderilen (zamanında Livaneli de İsveç'te yaşamış) bir adamın yaşadıkları okuyoruz. Kitabı üçüncü şahıs gözünden anlatan kişi tamamen olayları anlatıyor. Olayların dışında pek bir düşüncenin bulunmadığını söylemek istiyorum. Kitabın ana karakterinin ek olarak yazdığı bölümlerde ise genellikle geçmiş anılar bulunuyor. Karakterimiz neyi neden yaptığını, nerede nasıl hissettiğini, neden bu ruh hallerinde olduğunu açıklıyor. Bu da hikâyeyi çok fazla destekliyor. Kitabın isminin karmaşası kitabı okudukça açılıyor. Hikâye tam olarak "bir kedi, bir adam, bir ölüm" üzerinde ilerliyor. Kitabın ismini duyduğumda ve bir cinayet romanı olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Fakat zamanla her şey yerli yerine oturdu. Okudukça "kedi, adam ve ölümün" gerçekten kitabın ismi olacak kadar hikâyeyle bağlı olduğunu anladım. Livaneli okumayı severim. Zihnimin dinlenmesini sağlıyor. Bu yüzden de ne zaman kendimi yorgun hissetsem bir Livaneli eserini elime alıyorum. Bu kitap da okumayı sevdiğim kitaplardan birisi oldu. Okumanızı tavsiye ederim. Herkese sevgilerimle...

Bir Kedi, Bir Adam, Bir ÖlümZülfü Livaneli · Remzi Kitabevi · 201123.9k okunma

·

34 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Betül