Gönderi

Yardım İsteyen Hayalet
Amerika Birleşik Devletleri’nin Philadelphia eyaletinde bir kasabada 1890 yılında geçen olayın doktor Weir Mitchell’ın anılarında yer aldığı ileri sürülür. Yaklaşık 10 yıl sonra dönemin az tiraj alan gazetelerinden birinde yazıldıktan sonra inanılmaz bir hızla halk arasında yayılmış, arkadaş sohbetlerinde en çok anlatılan hikâyelerden biri olmuştur. Serin bir sonbahar akşamı evinin altındaki muayenehanesini kapatmak üzere olan yaşlı doktor Weir Mitchell kapının şiddetli çalınışıyla irkildi. Acil bir hasta getirildiğini düşünerek kapıyı açtığında karşısında ağlayan küçük bir kız çocuğu vardı. Meraklanan doktor yedi-sekiz yaşlarındaki kıza ne olduğunu sordu. Hiç durmadan ağlayan ve hıçkırıklar arasında güçlükle konuşan kızın söylediklerinden evde çok hasta birinin olduğunu, yardıma gereksinmeleri olduğunu çıkarabilmişti Dr. Mitchell. Yaşlı doktor yarı emekli olduğundan normalde hasta evlerine gitmemekteydi, ancak kızın zavallı haline acıdığı için şayet çok uzak değilse geleceğini söyledi ve çocuğa evin nerede olduğunu sordu. Kızın tarifini dinleyip arka odaya çantası nı almak için giden doktor geri döndüğünde kız ortada yoktu. Önden eve gitmiş olacağını düşündü ve kızın tarif etmiş olduğu adrese doğru yola koyuldu. Doktor yoksulların yaşadığı mahallede ve fazla uzak olmayan eve geldiğinde içeriden bir kadının ağlama sesi duyuluyordu. Dr. Mitchell kapıyı çalıp beklemeye başladı. Her yanı dökülen, yarı harap bir evdi. Kısa bir süre sonra kapıyı açan perişan haldeki kadının ağlamaktan gözleri şişmişti. “Rahatsız ettiğim için özür dilerim bayan, ben doktorum, burada yardıma ihtiyacı olan bir hasta olduğu söylendi...” Kadın ağlayarak küçük kızının günlerdir çok hasta olduğunu, doktora verecek parası bulunmadığını ve çocuğun bir süre önce iyice ağırlaştığını, şimdi de nefes alışlarını hissedemediğini söyledi. Kadını dinleyen doktor kızı görmek için içeri girdi. Zavallı kadın ağlayarak kızından başka hiç kimsesi olmadığını anlatıyordu. Doktor divanın üzerinde eski bir battaniyeye sarılı, hareketsiz yatan küçük kıza yaklaştı. Solgun teni ve kapalı gözlerine karşın kızı tanıdı. Biraz önce muayenehanesine gelerek yardım isteyen küçük kızdı. Bileğini tuttu, nabzı atmıyordu, teni soğumaya başlamıştı. En az iki saat önce ölmüş olmalıydı.
Yabancı Yayınevi
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.