Gönderi
Mistisizmin Amerika Şubesi: Ermiş
Kitaptaki ana karakterin adı El Muhammed. Yazarın bu karakterle gönderme yaptığı tarihsel figür ise Hz. Muhammed. Kitapta bir ara El Muhammed’in peygamber olduğu söyleniyor, ki söylenmese bile dini bir figür olarak “ermiş”in Hz. Muhammed olduğunu tahmin etmek zor değil.
Kitap, İslam’daki şubesi tasavvuf olan mistisizmin bir broşürü veya kitlelere mistisizmi hoş göstermek için yazılmış bir nahif mistisizm manifestosu denebilir. Bu sebeple kitaptaki fikirlerin sakıncalı olduğu kanaatindeyim. Şimdi birkaç sakıncasından bahsedeyim.
1- Ana karakterin ağzından konuşan “ermiş” yazara göre, dünyada iyi ve kötü yok; bunlar iç içe geçmiş ve birbirinden ayrılmaz durumda. Örneğin adam öldürüp hapse katil, yazara göre, esasında maktulünün günahlarını çeken masum. Eğer doğru ve yanlışın, iyi ve kötünün arasındaki farkı serimleyip ikisinin arasına bir sınır çekmezsek, devamında olacak olan yanlışın ve kötünün bir yaptırımı olmayacaktır. Konunun daha iyi anlaşılması için bir örnek daha vereyim: Dünya tatlısı bir kızınız olduğunu hayal edin. Bu kızınız bir gün tecavüze uğrayıp öldürülüyor. Ardından kendini şöyle savunuyor: “Dünyada iyi ve kötü diye bir şey yok. Siz kızına terbiye vermediğiniz için tahrik oldum, tecavüz ettim ve öldürdüm. Şayet hapse atılırsam, ki bunu hak etmiyorum, sizin yanlışlarınızın kefaretini ödeyeceğim.” Evet, katilin bu açıklaması karşısında ne hissederdiniz düşünün ve ardından yazarın “dünyada iyi ve kötü yok” söylemini gözden geçirin.
2- Mistisizme göre evren Tanrı ile doludur, Tanrı evrenin her yerine nüfuz etmiştir, her şey Tanrıdır. Mantığın ilkelerinden biri, bir şeyin değillemesi olmaksızın var olamayacağıdır. Yani, her şey hiçbir şeydir; her şey olan Tanrı, hiçbir şeydir, yoktur. Dinin göbeği olarak görülen tasavvufun nihai noktası da, mistisizmin nihai noktası da burasıdır. Tanrı’yı öldüren mistikler ve tasavvuf ehli, Tanrı’nın yerine kendilerini koymuştur. Buradaki ermiş de, tasavvufta Tanrı olduğunu iddia eden Hallaç da buna örnektir.
Yazar yetkin bir edebi dili olan Arap asıllı bir Amerikan. Mistiklerin ve mistiklerin bir şubesi olan tasavvufçuların ortak noktalarından biri de, dillerinin ağdalı oluşu ve edebi yetkinliğidir. Yazarın hayatını araştırmadım fakat merak eden varsa araştırsın, arkasından muhtemelen bir mistisizm çıkacaktır. Özellikle belli bir seviyenin altındaki insanların kitabı okumasını tavsiye etmiyorum. Mesela çocuklarınıza bu ve türevleri kitapları okutmayın. Boş verin, okunmayı bekleyen birçok kitap varken çocuğunuzun zihni bu zırvalarla bulanmasın.
Kitabın Türkiye’de çok satanlarda olmasına, 1000kitap’ta kitap hakkında methiyeler düzülmesine şaşırmadım. Tasavvufun her bir yanını sardığı yurdumda elbette çok rağbet görecekti.
·
17 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.