Gönderi

TÜMEVARIM SORUNU I. - Klasik formülasyon: David HumeRussell’milk metinlerinden, daha sonra da Carnap’tan yola çıkarak gündeme gelen tümevarım sorunu, onların kaleminde, David Hume’dan miras kalmış gibi görünür. İnsanili Anlama Yetisi Üzerine Bir Sontşturma'da (1748) olduğu kadar İnsan Doğası Üzerine Bir İnceleme’de de (1739-1740), Hume, “tin ekonomisi ve iktidar bilimi”nden haşlamak üzere, —Nevvtoncu- bir insan bilimini temellendirme perspektifi içinde nedensellik kavramını sorgulayarak, bu kavramın terimlerini tanımlamıştır.Örneğin, bir keman yayının titreşmesinin bu özel sesin “nedeni” olduğunu ileri sürdüğümüzde tam olarak ne demekteyiz? Bu titreşimle bu ses arasında basit bir ardışıklıktan, bir art arda geliş ilişkisinden, bir bağlaçtan başka ne vardır? Bu iki olay arasında “zorunlu bağlantı”(1) vardır. Bu (1) [D. Hume, Enqueıe sur l'entendemeıu luanton, kısım VU.] fikir nereden gelmektedir? Hume gibi tutarlı bir ampirist olunmak istenirse, şu cevap verilir: Deneyden. Ama zorunluluk fikri deneyden nasıl çıkarsanabilir? Şöyle ki, diye açıklar Hume, bu yayı bu şekilde her tımbırdattığımızda ya da tımbırdatıldığını gördüğümüzde aynı sesi işitmişizdir. Bu tekrar sayesinde ruhlarımızda bir alışkanlık oluşmuştur: “Bir nesnenin imgelenmesinden genellikle bu imgelemeye eşlik eden şeye geçişin aşinalığı.” Bir beklenti, bir inanç ve “başka hiçbir şey değil” diye vurgulamaktadır Hume. Bir insan herhangi bir olayın kendi imgeleminde başka bir olayla bağ- lanu içinde olduğunu hissettiğinde, biri ortaya çıktığında diğerinin varlığını kolaylıkla öngörebileceğini de hisseder. “Dolayısıyla, bir nesnenin bir diğeriyle bağlantı içinde olduğunu söylediğünizde, kastettiğimiz tek şey, bu nesnelerin bizim düşüncemizde bir bağlantı edindikleri ve bunları birbirinin varlığının kamtı yapan bu çıkarsamayı ortaya koyduklarıdır.” Newton’un ümit ettiğinin tersine, temel nedenler bizim için ebediyen gizli kalacaktır.Bu kuşkucu çözüm, bilindiği gibi, Immanuel Kant’ı (Leibnizci) “dogmatik uyku”sundan uyandıracak ve onu insan zekâsının yetenekleri içinde, bilimsel yasaların evrensel, nesnel geçerliliğini garanti edebilecek a priori biçimler aramaya yöneltecektir. Dominique Lecort, Bilim Felsefesi, ss.63-64
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.