1900'lü yılların başları. Andreas Egger'in zorlu yaşamı evlilik dışı bir çocuk olarak dünyaya gelmesi ile başlar. Küçük yaşta annesini kaybetmesi bundan sonraki hayatının daha da zor olacağının habercisi gibidir adeta. Bir çiftlikte zorba bir çiftçinin elinde çalışarak ve eziyet çekerek geçer çocukluğu. Öyle ki yaşadığı bir olay bacaklarından birinin sakat kalmasına neden olur. Egger küçük yaştan itibaren hep fiziken zor işlerde çalıştırıldığından fizksel olarak güçlü ancak mental ve sosyal acıdan ise bir o kadar zayıf bir insan olur. Onu tek mutlu eden yer yaşadığı ve çalıştığı dağlardır .En mutlu olduğu zaman ise kısa da olsa Marie'nin hayatına dahil olduğu zamanlardır. Ancak bu mutluluk uzun sürmez ve büyük bir yıkım yaşayan Egger o sıralarda başlayan savaşa katılır. Savaşta Ruslara esir düşer yıllarca esir kampında kalır. Savaş sonrası köyüne döndüğünde ise hiçbir şey bıraktığı gibi değildir, onu da yeni bir hayat beklemektedir. 80'li yaşlarına geldiğinde hayatı boyunca yalnız bir adam olarak yaşayan Egger'ı da kaçınılmaz son gelir bulur. "Ölüm kimseyi görmezden gelmez." zira. İsminden de anlaşılacağı üzere kitap bir adamın bütün bir ömrünü konu ediyor. Oldukça basıt bir anlatım, basit kurulmuş cümlelerle Egger'ın hayatını anlatıyor Robert Seethaler. Egger gibi yaşamış, hala bu şekilde yaşamakta olan pek çok insan var hem geçmişte hem de günümüzde. Farklı coğrafyalarda yaşanan benzer hayatlar var. Bir ömrü yalnız geçiren insanlar var. Hayatın yaralaya yaralaya büyüttüğü insanlar var. Beni kitap boyunca en çok etkileyen Egger'ın hayat boyu peşini bırakmayan yalnızlığı oldu. Bu yalnızlığın arka planında ise yazar köy yaşantısını, savaşı, doğal afetleri, hastalıkları, acıyı, ölümü, modernleşme adına insanın doğayı nasıl tahrip ettiğini, işçilerin sosyal güvencesi olmadan çalıştırılmalarını, iş kazalarına kadar pek çok şeye değiniyor. Kitapta "Doğduğumuz an ölmeye başlarız." diyor yazar. Evet doğduğumuz andan itibaren adım adım ölüme yaklaşıyoruz. Önemli olan belki de bu minvalde, ne kadar yaşadığımız değil nasıl yaşadığımız olmalı.Bütün Bir Ömür beklentinizi çok yüksek tutmazsanız severek okuyacağınız bir kitap. Aynı zamanda 2016 yılı The Man Booker International Finalisti. Orhan Veli'nin de dedği gibi "Biliyorum, kolay değil yaşamak." ama her şeye rağmen yaşamak da güzel şey. Keyifle okuyun...

Bütün Bir ÖmürRobert Seethaler · Timaş Yayınları · 2022574 okunma

··

241 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Filiz