Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

104 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Esenlikler. Bugün sizlerle Ötüken Dergisi'nin 190. Sayısı ile karşınızdayım. Ötüken'i öncesinde de okumuştum, fırsat buldukça okurum ancak bu sayı öncekilerden farkını ortaya bariz bir şekilde koyuyor. Seslendiği kitleyi, konuları, ele alış şekilleri açısından farklılıkların olması gayet hoşuma gitti. Aslında böyle diyorum ama her daim olan çerçevesini de bozmadan bunu başarmak gayet güzel bir iş, buradaki demek istediğimi az çok okuyanlar rahatlıkla anlayacaktır. Bu hususta tebrik ediyorum. Sayı bu senenin ocak ve şubat ayının sayısı, her ne kadar dünyaca zorlu zamanlardan geçsek de yıllardır idealimiz olan olaylardan biri de bu süreçte gerçekleşti ve bu sebeple ki, derginin bu sayısının gündeminde Karabağ'a yer verilmiş, Dünden Bugüne Karabağ, 2. Karabağ Savaşı ve Karabağ'ın geleceği meselesi ve Cihanın Sustuğu Karabağ Sorunu yazıları aracılığıyla bu problemin aslında neden doğduğunu, dertlerinin ne olduğunu güzelce açıklamışlar. Bu kısımda özellikle de Ergün Mamedov' un yazısı gayet geniş çaplı, akıllarda soru işareti bırakmayacak şekilde, ele alınmış. Bunu kaynakcaya dahi bakarak anlamak mümkündür. Kendini Türkçü olarak nitelendiren kişilerin, kendi alanlarında yahut sevdikleri/bilgili oldukları alandaki problemleri masaya yaptırmaları, olumlu, olumsuz eleştirmeleri ve eleştirilerin havada kalmayıp bir de neler yapılabilir diye öneri sunmaları aşırı güzel bir hareket. Dediğime örnek olarak, eser boyunca da en beğendiğim yazılardan biri olan, "Tarım ve Hayvancılık Neden Geriliyor?" yazısını verebilirim. Dikkatimi çeken bir diğer durum ise kadın yazar oranının artması, kendi adıma hoşuma gitmişti. Hazır kadın demişken, bu da benim ayıbım olsun, İttihat ve Terakki'nin tek kadın üyesi Selma Rıza hakkındaki yazıdan birçok şey öğrendim, ve araştırılması için başlı başına Selma Rıza'yı not aldım. Bilindiği üzere kendisi ilk kadın gazetecemiz aynı zamanda da İttihat ve Terakki'nin tek kadın üyesi, verdiği mücadeleyi günümüzde dahi rahatlıkla anlamak mümkündür ki bir de bunu onun yaptığı yıllarda düşünün. En beğendiğim kitaplardan biri olan, hemen hemen her kitap hediye ettiğim arkadaşıma yanında hediye ettiğim kitap Beyaz Zambaklar Ülkesinde ile ilgili ve bugünle mukayese yapan, bizlere neden Beyaz Zambaklar Ülkesi olamadık diye sorgulatan bir yazı mevcut. Hakikaten neden olamadık? Yazar bu meseleyi gayet güzel şekilde açıklarken, insanın yüreği de burkulmuyor değil. Dergide tek rahatsız eden yazı, M. Levent Kaya'nın 'Türk Dilinde 'd>g' ya da 'y>g' dönüşümü ve kök ünlü konusu' adlı yazısı olmuştur. Yazı yaklaşık yedi sayfa idi ve kelimenin tam manasıyla okurken bunaldım. Bir Facebook tartışmasını bu dergiye taşımak ne kadar mantıklıdır bilemiyorum. Ayrıca ek olarak da ekran görüntülerinin konulması kaliteyi ayrıca düşürmüş. Kendisinin ülkemizde sayılı Moğol dili uzmanı olmasından ötürüdür bu yakınma: yazının ismi olan konuyu tartışmayı katmadan daha güzel bir şekilde açıklayıp, daha bilgilendirici olacağını bildiğim içindir. Son olarak değineceğim kısım ise Kâzım Karabekir'in Kızı Timsal Karabekir ile söyleşi mevcut. Kendisini daha önce Teke Tek programı ile tanımıştım ve anlattıkları o kadar acı şeyler idi ki, vaktiniz olursa izlemenizi naçizane tavsiye ederim. Söyleşi de ise bahsettiği meseleler paralellik gösteriyor. Yorgun ve gecenin bu saatinde yazdığım için, yazım yahut anlatım hataları olabilir ancak müsait olabiliyorum, olmuşsa affınıza sığınıyorum. Esen kalın.
Ötüken Dergisi - Sayı 190 (Ocak-Şubat)
Ötüken Dergisi - Sayı 190 (Ocak-Şubat)Ötüken Dergisi · 202121 okunma
·
227 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.