/10 Orta doğuda yaşadığımı kabullenmek uzun süredir yapmaktan korktuğum şeyler listemde üst sıralarda geliyordu. Lakin Aravistan'da yaşayacaksam bu listeye tekrardan göz atmam gerekebilir. Gazap ve Şafak'taki hayal kırıklığımdan mı nedir son zamanlarda aşırı fazla orta doğu temalı fantastik kitaplar okumak istiyorum. Ehhh, Ateşin Peşinde'de arap mitolojisinden ilham almış ve orta doğu'da geçen fantastik bir roman olarak karşımıza çıkıyor. Yıllar önce büyünün kaybolmasından sonra köyünü geçindirmek için erkek kılığında avlanan Zafira'nın ve babasına -yani sultana- yamuk yapan herkesi öldüren bir suikastçinin yani Nasir'in büyüyü geti getirmek için çıktıkları yolculuğu okuyoruz. İlk başlarda biraz klişe başlasa da sonlarına doğru birçok satırda şaşkınlıktan azımın açık kaldığı çok oldu. Kitap her ne kadar ana konuya kitabın ortalarına doğru girse de aşırı sürükleyici ve akıcı anlatımı ile zaten sizi bir kere kendine hapsetti mi bırakmasını bilmiyor. Karakterlerin hepsinin kendine has bir öyküsü ve motivasyonu var. Aynı zamanda klişe tiplemeler değiller genel olarak. (deen hariç lmao) Özellikle hem Zafira'nın hem de Nasir'in içlerine kapanık ve daha yumuşak olmaları aşırı tatlıydı ki. Yani bir avcı ve haşhaşi ne kadar tatlı olabilirse - ki bu çok tatlılardı demek oluyor - ... En çok da "zümre"yi sevdim ben. Aralarında geçen sohbetler zaten genel anlamda sizi güldürecek sayılı şeylerden. Birbirlerine sahip çıkmaları da buzdan kalbimi sanki yanardağa atmışız gibi eritti AMA en sevdiğim şey kesinlikle slow-burn romance oldu. Ahhhh.... Eh, kitap yorumlarımı okuyorsanız insta love (ilk görüşte aşk?) 'dan nefret ettiğimi bilirsiniz. Tabii ki slow-burn ise en sevdiğim trope'lar listesinde üst sıralarda yer alıyor. Hafsah Faizal ilk kitabı olmasına rağmen muhteşem bir aşk hikayesi yazmış. Hani ilk kitapta o kadar slow-burn ki ikinci kitapta one-bed trope varmış, hani o kadar slow!!!!!!!! ve ben buna düştüm Zafira ve Nasir'in aralarındaki uyuma, çekime birbirleri ile olan düşüncelerine, konuşmalarına, yaşadıklarına, birlikte geçirdikleri sahnelere değinmiyorum bile. Eğer hala sepetinize Ateşin Peşinde'yi eklemediyseniz çok şey kaçırıyorsunuz, söylemedi demeyin. (tabii serinin tamamlanmasını bekliyorsanız o ayrı mesele) Umarım ikinci kitabı da çok kısa sürede Türkiye'de çıkar ve böylece seriyi her hafta durmadan övebilirim. (ve evet ingilizce okumamak için kendime söz verdim sorry ) ///// /10 NOW THAT WAS AN ACTUAL MIDDLE EASTERN INSPIRED FANTASY BOOK WITH A GOOD ENEMIES TO LOVERS. I have no idea how to write a review to this book. Unlike in Turkey, We Hunt The Flame is very well-known and actually quite liked by many book readers in USA. Hopefully those lovely and beautiful book lovers in Turkey will also understand and see the beauty in this book. Basicly We Hunt The Flame is a middle eastern (more likelly arap) inspired slowburn enemies to lovers fantasy novel. And by slow burn i really mean slow burn. To make it clear, everything about this book were perfect : the characters? check, the worldbuilding? can i live there? the story? I DO THINK IT'S VERY INTERESTING (but keep in mind that this is a ya fantasy not adult) and the love ?? well that was one of the best romances i've ever read in a fantasy book in my life for sure. We Hunt The Flame is also really gripping. Even though the real story doesn't begin in the first 200 pages or something like that, you can't close the book without wondering about what happens next. I finished the book in 24 hours and it's worth it. If you're looking for a new ya fantasy series to binge, try reading We Hunt The Flame! you won't regret it

Ateşin PeşindeHafsah Faizal · Yabancı Yayınları · 2021419 okunma

·

2.063 görüntüleme

Gamze

@acourtofgamze ·

13 Haziran 2021 10:43

Ikinci kitapta one bed trope varmış mı eriyorum fkdkmdlrkrmr

2 sonraki yanıtı göster

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Lisa