Gönderi

147 syf.
·
Not rated
Mustafa Kutlu, hikayelerini koşulsuz şartsız okuduğum, dimağımda bambaşka lezzetler bırakan, okuma serüveninde samimiyetle satırlarına sarıldığım ve çok sevdiğim kıymetli bir yazarımız. Denemelerini, hikayeleri kadar sevemesem de fikirlerine kıymet verdiğim bir büyüğüm olduğu için alıp okumaya özen gösteririm. Kitabın ismi hakkında birkaç şey söylemek istiyorum. Akıntıya karşı; kapitalizme, küresel dünya düzenine, tüketim toplumuna, her anlamda var olan sömürgeciliğe karşı bir durumu simgeliyor. Akıntı, burada bahsettiğim kavramlara işaret ediyor. Eğer ki Mustafa Kutlu’yu kitapları dışında tanıyorsanız sosyal medya ve telefon kullanmayan, yazarlığı boyunca hiç imza günü düzenlememiş, tarıma ve toprağa dayalı bir hayat sistemine geçişi savunan bir yazar olduğunu da biliyorsunuzdur. Kitapta yer alan denemeler de bir gazetede yayımlanan yazılarından derlenmiş ve okuyucuya ulaştırılmış. Gazete takip etme alışkanlığı olmayan ben ve pek çokları için elimizin altında kitaplaşmış halinin bulunması çok kıymetli diye düşünüyorum. “Kalbin Sesi ve Toprağa Dönüş” kitabını okuduysanız ve oradaki denemelerine hakimseniz bu kitapta da benzer başlıkların yer aldığını göreceksiniz. Şimdi kitabı bir kenara bırakıp hem Mustafa Kutlu’yu seven bir okuyucu olarak hem de fikirlerine önem verdiğim bir büyüğüm bir abim olarak gördüğüm için serzenişlerine katılmakla beraber ufak bir eleştiride bulunmak istiyorum: Keşke hitap ettiği kitle için bir çözüm önerisinde bulunsaydı. Bu kadar seven ve çıktığı her kitabı benim gibi okumak için heveslenen okuyucularına biraz da olsa ışık tutabilseydi. Okuyucularının her şeyin farkında ve bilinçli olduğunu fakat mesele çözüm üretme noktasına geldiğinde tıkandıklarını tahmin ederek yol gösterebilseydi. Medyanın zararları, dilin yozlaştığı, dünyanın değiştiği ve çöplüğe dönüştüğü, vaktin bile nakit olarak görüldüğü bu çağın etkileri herkesin dilinde. Fakat gençlere çözüm önerisi sunan, yol gösteren, yapılması gerekenler konusunda fikir veren kimseler ise hep azınlıkta. Dünyaya şöyle dışarıdan bakıp ah vah demekten öteye maalesef ki geçemiyoruz. Farkında olsak da sadece seyirci kalmakla yetiniyoruz. Bu da haliyle hiçbir şeyi değiştirmiyor...
Akıntıya Karşı
Akıntıya KarşıMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 2021318 okunma
·
749 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.