Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

240 syf.
10/10 puan verdi
aristoteles'in, "yalnızca mutluluk kendisi için istenir." cümlesini temele alarak muhteşem bir etik sistem kurduğu harikulade eser. aristoteles, kötümser ve bir nev'i çileci ahlâk sistemlerinin karşısında yer alıyor. hazları tamamıyla dışlamadığı gibi "dışsal iyi" dediği zenginliği, makamı, şöhreti, bir başka ifadeyle, talihin getirilerini de tamamıyla kötüleyip onları yok saymıyor. çünkü ona göre hazzın yokluğu acı doğurur, acı ise insanın "doğru düşünebilme yeteneğini" -aklı başındalığını- bozar. yine, insanın fakir olması, aç kalması, sürekli acılara katlanması onun mutluluğunun önünde engel oluşturur, mutlu olabilmesi için bunlara da gereksinim duyar. demek ki aristoteles, insana nasıl ölünmesi gerektiğini değil nasıl yaşanması gerektiğini anlatıyor. kinik ve stoacı felsefenin karşısında yer alıyor. eserin bir diğer önemli tarafı ise etik ile siyaset ve hukukun birbiriyle ilişkili olduğunu söylemesi. onun meşhur "denkleştirici adalet" kuramı, nikomakhos'a etik'in 5. kitabında işleniyor. hattâ adalet üzerine yazılmış 5. kitap "actio libera in causa", "kanun bilmemek mazeret sayılmaz" gibi ceza hukuku ilkelerinin ve kuramlarının gerekçesini de içeriyor. yine meselâ dostluk ele alınırken, aristoteles, ilginç bir şekilde dostluk ile yönetim sistemleri arasında bağ kuruyor. nitekim ona göre kişiler sadece kendi çıkarlarını önemser, karşı tarafı umursamazlarsa aralarındaki ilişkiye dostluk demek mümkün değildir. bu anlayışın politikadaki yönetim biçimlerindeki izdüşümü ise tiranlıktır. böylece dostluk ve siyaset, siyaset ve etik arasında dahiyane bir bağ kurmuş oluyor. yine dostluk üzerinden muteber ve iyi olan yönetim biçimini anlatıyor. bir başka önemli fikir ise "erdemin öğretilebilir bir şey" olduğunu iddia etmesi. ona göre doğru bir eğitimle insanlar iyi olabilir, bunun önünde hiçbir engel yok. zaten nikomakhos'a etik'in 10. kitabı, yine siyaset ile etik arasında bağ kurarak, insanların iyi olabilmeleri için yasa koyucunun ne yapması gerektiği sorunu üzerine de duruyor. "biz ulaşılamaz iyi'yi değil, insanların uygulayabilecekleri iyi'yi araştırıyoruz." bu cümle çok önemli. ideal ahlâk sistemi kuran filozoflara örtülü bir laf sokma yatıyor bu cümlenin altında. şöyle ki, ideal ahlâk kuramlarının teorisyenleri şunu gözden kaçırıyor: öyle bir iyi tasvir ediyorlar ki, peygamber tipi bile o iyiye ulaşamaz. şimdi böyle bir iyi'nin kime ne faydası var? böyle bir iyi'ye ulaşamadıkları için insanları suçlamanın ne anlamı var? aristoteles'in isyanı tam olarak buna ve âdeta şöyle diyor: "hem ulaşılamaz bir iyi çizeceksin hem de insanları iyi olmadıkları için suçlayacaksın! kalsın bu, bununla filozoflar uğraşsın, ben size hayattan kopmayarak, hayatın gerçeklerini de görmezden gelmeyerek, ulaşılabilir bir iyi'yi anlatacağım; bu iyi'ye ulaşmak için girişeceğiniz eylemleri yaparken ilk başlarda belki zorlanırsınız, ama zamanla onların yapılabilir şeyler olduklarını göreceksiniz." şimdi, bu sözü havada bırakmıyor. en ufak bir kötülük yapan kişiyi direkt aforoz etmiyor meselâ. diyor ki, "pişmanlık duyan kişi için düzelme umudu vardır." yine, haz düşkünlüğü ile kendine hâkim olamayan kişi arasında bir ayrım yapıyor pişmanlık temelli. ona göre, haz düşkünü ile kendine hâkim olamayan insan arasında şöyle bir fark vardır: haz düşkünü yaptığı şeyleri pişmanlık duymadan ve doğru olduğuna inanarak yapar; ancak öteki yaptığı eylemin doğru olmadığını bilir ama yine de kendine hâkim olamadığı için yapar. ilkinde pişmanlık yoktur, ikincisinde ise vardır. dolayısıyla "kendine hâkim olamayan" kişi düzelebilir, çünkü pişmanlık duyuyor. oysa birçok ahlâk sistemi kendine hâkim olamayan insanı da haz düşkünü olarak yaftalayıp aforoz ediyor. bu nedenle gerek "müeyyide" konusunda bu affedici tutumuyla gerekse de "ulaşılabilir bir iyi" tasviri yapmasıyla, aristoteles'in derdinin gerçekten insanları iyi kılmaya çabalamak olduğu anlaşılıyor. tabiî ona göre de iyi'nin de daha iyi'si var. ama bu daha iyi'yi insanlara dayatmıyor, kaldı ki herkesin böyle olması da gerekmiyor ona göre. peki nedir ona göre bu "en iyi yaşam"? theoria yaşamı, bilge'nin yaşamı. "theoria" yaşamının ne olduğunu anlayabilmek için, kanaatimce, nikomakhos'a etik tek başına yetmez, metafizik de okunmalı. o yüzden bunu sadece ismen belirtmekle yetinelim.
Nikomakhos'a Etik
Nikomakhos'a EtikAristoteles · Bilgesu Yayıncılık · 20071,001 okunma
·
550 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.