Gönderi
Se-lam-laaaaarrrr! Bugün fantastik bir roman ile karşınızdayım. Normalde hiç okumadığım bir türdür fantastik roman ama bu kitabı ilk çıktığında gördüm ve ismi ilgimi çektiği için alıp okumak istedim. Yine aynı nedenden dolayı da inceleme yazıyorum.
Öncelikle belirtmeliyim ki bu kitap bir serinin ilk kitabı. Okuyacaklar seri olduğunu bilerek başlasınlar. Seri kitapları beklemekten hiç hoşlanmayan bir insan olarak bu bilgi bence çok önemli.
İkinci olarak kitabın adının nerden geldiğinden bahsetmek istiyorum. Kitapta adı geçen 8 cemiyet var. Bunlara tül cemiyetleri ya da kadim sekizli de deniyor. 5 tanesi asıl cemiyet ve 3 tanesi ikincil cemiyet olarak geçiyor. Cemiyetler sırasıyla şöyle:
Kurukafa ve Kemikler: Bu adamların mottosu “Zengin ya da yoksul, hepimiz ölümde eşitiz.” Yaptıkları şey ise genelde insanların içini açıp bağırsaklarını kullanıp kehanette bulunmak.
Parşömen ve Anahtar: Mottoları “Gücün olsun bu karanlık diyarda onu aydınlatmaya ve gücün olsun bu ölü dünyayı canlandırmaya.” Bu cemiyet portal açabiliyor.
Kitap ve Yılan: Mottoları “Her şey değişir, hiçbir şey ölmez.” Nekromansi(ruh çağırma) ve kemik efsunlama yapıyorlar.
Kurt başı: Mottoları “Sürünün gücü kurttur. Kurdun gücü sürüdür.” Yaptıkları şey teriantropi. İnsan bilincini kaybetmeden hayvan şekline bürünebiliyorlar.
Elyazması: Mottoları “Düş, düşe götürür; illüzyonun sonu yoktur.” Yaptıkları şeyler ise aksettirme büyüleri ve cazibeler.
Aurelian: Sözsel bağlayıcılık ve dil yoluyla kehanet yapıyorlar.
St. Elmo: Elementsel efsunlar ve fırtına çağırma yapıyorlar.
Berzelius: Bu cemiyeti cemiyetten bile saymıyorlar aslında, sadece adı var desek yeridir.
Ve son olarak Lethe cemiyeti var(dokuzuncu cemiyet). Lethe’nin kuruluş amacı diğer cemiyetleri denetleme ve yanlış yapmalarını engelleme. Ama finansal olarak diğer cemiyetlerden bağış alarak varlığını sürdürüyorlar. Kendi yaptıkları özel büyüler ya da efsunlar yok.
Kitabın ana konusuna gelirsek; bu 8+1 cemiyet büyüyle, efsunla, Gri olarak adlandırdıkları hayaletlerle uğraşıp bir şeyler yapıyorlar. Galaxy ‘Alex’ Stern adında da bir kızımız var. Kendisi çoğu kişinin sahip olmadığı bir özelliğe sahip o da Grileri görebilme özelliği. Bu özelliği sayesinde önceki korkunç hayatından kurtarılıyor ve Lethe cemiyetine Dante olarak seçiliyor. Yaptığı şey ise Vergilius’u olan Daniel Arlington ile birlikte cemiyetlerin faaliyetlerini kontrol etmek, cemiyet üyeleri büyüyle uğraşırken muhafaza büyüleri kullanarak onları Grilere karşı korumak. Buraya kadar her şey tamam. Ta ki cemiyet toplantılarının yapıldığı bir Perşembe gecesi Tara Hutchins öldürülene kadar. Olaylar bundan sonra karışıyor ve Alex Tara’nın ölümümün cemiyetlerle alakalı olduğunu düşündüğü için ona geri çekilmesi söylenmesine rağmen bu işi araştırmaya devam ediyor ve olaylar bu cinayet çerçevesinde şekilleniyor. Daha fazla şey yazmam spoiler olacağı ve okuma zevkini baltalayacağı için başka bir şey yazmayacağım ama şunu da belirteyim ki en sevdiğim karakter Bertram Boyce North oldu. Asıl karakter olan Alex’i ise genel olarak sevemedim. Sonlara doğru biraz sever gibi oldum ama dediğim gibi genel düşünce olarak sevemedim. Kitapla alakalı bir diğer düşüncem ise kitabın okunmasının zor olduğu. En azından ben kitaba zor adapte oldum. Sonlara doğru ancak açıldı ve kitabı sevip sevmediğime bile karar veremedim. Yine de devam kitabını merak ettiğim için kötü bir yorum yapmayacağım. Okuyacaklara da şimdiden iyi okumalar dilerim.
·
1,613 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.