Gönderi

TAĞUT Hamd, alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. O’na hamd eder, O’ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve amellerimizin kötülüğünden O’na sığınırız. O’nun hidayete erdirdiğini hiç kimse saptıramaz, saptırdığını ise hiç kimse hidayete erdiremez. ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰ Birçok kavram gibi tağut kavramı da ya zihinlerde ya da pratik hayatın bizzat kendisinde canlılığını yitirmiş, tahrife uğramıştır. Öyle ki kendilerini müslüman olarak isimlendiren insanların büyük bir kısmı tağut kavramını hayatlarında bir kere dahi duymamışlardır. Bugün bu cehaletin neticesinde insanlık tevhid dininden uzaklaşarak yeryüzünde egemen olan tağutların dinine sapmış bulunmaktadır. Bu gerçekten hareketle Kur-an’ı öğrenmek, manasının derinliklerine dalmak ve onu pratik hayatlarına indirgemek isteyen her birey için tağut kavramının gerçek anlamını kavraması ve kavradığı tağutu reddetmesi, bu reddi davranışlarıylaTağutun tanımı hakkında alimler çeşitli tarifler yapmıştır. Şimdi bu tariflerden bir kaçını zikredelim: ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰
İbnü`l-Cevzi
İbnü`l-Cevzi
(rahimehullah) şöyle demiştir: “Tağuttan neyin kastedildiğine dair beş görüş vardır; Birincisi: O, şeytandır. Bunu Ömer bin Hattab, İbn Abbas, Mücahid, Şa’bi, Suddi ve diğerleri demişlerdir. İkincisi: O, kahindir. Bunu Said bin Cubeyr ve Ebu’l Aliye demişlerdir. Üçüncüsü: O, sihirbazdır. Bunu Yezid ve Zeccac demişlerdir. Beşincisi: Ehl-i Kitab’ın azgınlarıdır. Bunu da Zeccac demiştir.” ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰ İmam Mücâhid (rahimehullah) şöyle demiştir: “İnsanların idarecisi konumunda bulunan, halkın kendisine danışıp işlerinin hükme bağlanmasını istedikleri, insan suretindeki şeytanlardır. Tağut (Allah’ın kanunları dışında) kendisine başvurulan insanların efendisidir.” ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰
El-Begavi
El-Begavi
(rahimehullah) şöyle demiştir: “Tağut, insanın tuğyan etmesine sebeb olan herşeydir.” göstermesi itikadi bir sorumluluktur. ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰
Seyyid Kutub
Seyyid Kutub
(rahimehullah) şöyle demiştir: “Gerçeği çiğneyen Allah’ın kulları için çizdiği sınırı aşan düşünce, sistem ve ideoloji anlamına gelir. Bu düşüncenin, sistemin ve ideolojinin, Allah’a inanmaktan, O’nun koyduğu kanunlara uymak gibi herhangi bağlayıcılığı bir kuralı yoktur. İlkelerini Allah Teala’nın kanunlarından almayan her sistem, her kurum, her düşünce, her davranış kuralı, her gelenek tağut kapsamına girer. Buna göre ancak kim tağutun karşısına çıkar ve sistemindeki kâfirliklerin tümünü kökünden reddederek Allah’a inanır ve yalnızca ona boyun eğerse kurtuluşa erer.” ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰ Bu bilgilerden de anlaşılacağı gibi şeytan, kahinler, falcılar, sihirbazlar ve gayb ilmini bildiklerini iddia ederek onların yaptıklarını yapanlar, put olsun, ağaç olsun, insan veya hayvan olsun Allah’tan başka ibadet edinilen ve kendiside bu ibadete razı olanlar, Allah’ın indirdikleriyle hükmetmeyenler, İslam ahkâmını terk ederek insanların hayatlarını kendi akıllarından uydurdukları kanunlarla düzenleyen yöneticiler, krallar, meclisler, Allah’ın dışında kendisine muhakeme olunanlar, Allah’a bağlanmayan her çeşit fikir, düşünce, âdet ve alışkanlıklarda birer tağuttur. İşte burada zikrettiğimiz ve zikretmediğimiz tüm tağutların reddedilmesi Allah’a imanın ilk şartıdır. ⊱• ━━━━━━━━ ⸙ ━━━━━━━━ •⊰
·
736 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.