Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Büyüyordum. Büyüyen yüreğime sevgi yetmezdi. Sen geldin, sende aşkı keşfettim. Bazı yürekler aşkı hemen keşfeder, bazı insanlar maşuk olmak üzere doğarlar. Seni sevdim. Sığındım sana. Sana adanmış bir ömür ile severken seni, sevgili olamayacak kadar çok sevgi dolu değil miydim senin için? Söyler misin kimim ben? Sırtıma ölümleri sarmışım, en yaralı en yalnız en yalansız halimle seni beklemem suç mu? Beni inciten gitmelerin değil, karşındaki çaresizliğim. Evet! Sana kendimi hiçbir zaman tam olarak anlatamayacağımın çaresizliği bu. Ben senden ömrün sınır taşına kadar süren bir mutluluğu değil onun ötesine yetecek ahiret mutluluğunu istiyorum. Dostluğunu istemiyorum. Aşkla yoğrulmuş bir yüreğe, sevilenin dostluğu yetmez "Dostluğuna da razıyım" sözü aşkı tanımayanların kendisini kandırmasıdır. Aşk, sevgiden her zaman bir adım önde değil midir? Payıma düşen, karşılığı olmayan bir aşkın sancılarını çekmekti. Çektim. Çekiyorum. Şikayetçi değilim gözlerimi kaybetsem de. Sitemim yok, yüreğim büyüdükçe un ufak olsa da. Bir gün sonrasını bile düşünmeye takati olmayan neylerse onu yapıyorum: Yazmak... Susarak yanmak. Yanarak yazmak. Uykularım ıslanırken yastıklarda, hangi aynaya baksam kırılıyor. Uzatıp elimi tutmak isterken güneşi, bir ses yankılanıyordu: Hangi yıldız güneş tutulmasına neden olabilir ki? "En çok suskunluk yolculuklarda vardım, en çok aşkı hayra yorarken yorulandım. En çok beni sorardı kalabalıklar, ben suskunlukta kaybolurdum. Suskunluğu yalan söylemeye yeğlediğimi hiç anlamadılar. Tek gerçeğim sen iken, seni sadece hayallerde sevmenin çözümsüzlüğünü nasıl anlatayım,, aşkın gözyaşlarında boğulmadan? Her kadın çılgın bir çocuk büyütür içinde. Masum bir çocuk. Aşk çocuğudur bu. Analığın mayası, dünya tatlısı, suçsuz, günahsız. Bende bir kadınım, insandım. Sevinçlerim vardı benim. Hüzünlerim vardı. Çok şey istemedim. Bir az sevgi istedim, yudum yudum içmek için. İmkansızı istedim. Çölde gelincik olur mu, işte ben oydum. İçimdeki çocuksuluk, yıldızlarla oynaşırken bir tutam umudum olsun istedim. Karabasanlar bölmesinler istedim uykumu. Kendimi getirdim sana. Üşümüş ellerimi. İlahî aşka ulaşabilmek adına senin yürek ülkene yürümek istedim. Çileydi yolun başı da sonu da. İdim bilir ama yüklendiğim çileyi de sevdim. Çile dediğimiz, adam gibi sevmelerimizin nazlı çiçeği değil midir? Yürürüm geceyi çıplak ayakta sana doğru, yanarım senin için, dağıtsın içimde kalan ne varsa, savursun külümü kader... Kurut göz yaşlarımı mahşere kadar, dindir acımı sonsuza kadar.
·
118 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.