Gönderi

Zülkarneyn
Herkese çok teşekkürler. Attığım ileti de arastırdıklarımı sizinle paylaşmak istiyordum. Ne gerği vardı? Diyebilirsiniz. Ama ben öyle istedim. 2 tarih 2 din ve 1 fizik vardı. Ama çoğunluk 3 dedi. 3. Sırada din vardı. "Zülkarneyn" Daha fazla araştırdığım vardı ama hazırlık yapmamıştım. Her neyse biz başlayalım.:) Başlayalım... Zülkarneyn Zülkarneyn, İslam dininin kutsal kitabı Kur'an'ın Kehf Suresi'nde geçen bir kişidir. Peygamber olup olmadığı tartışmalıdır. Allah'ın yardımıyla doğuya ve batıya büyük seferler yaptığı, Ye'cüc ve Me'cüc'ü engellemek için bir set inşa ettiğinden söz edilir. Hangi çağda yaşadığı belirtilmemiştir.Kelime anlamı Zü, sahip ve mâlik demektir. Karn ise boynuz, perçem, tepe, zaman, güneş anlamlarına gelir. Karneyn, karn'ın tesniyesi yani iki tanesi demektir. Buna göre Zülkarneyn kelimesi iki boynuz sahibi şeklinde tercüme edilir. Kehf Suresi 90. Ayet: Nihayet güneşin doğduğu yere ulaşınca, onu öyle bir kavim üzerine doğar buldu ki, onlar için güneşe karşı bir örtü yapmamıştık. Kehf Suresi 94. Ayet: Dediler ki: "Ey Zülkarneyn! Bu memlekette Ye'cûc ve Me'cûc bozgunculuk yapmaktadırlar. Sûrenin başında da anlatıldığı üzere, yahudilerin teklifiyle Mekkeli müşrikler Hz. Peygamber’i imtihan etmek için ona üç konuda soru sormuşlardı. Bunlardan biri yeryüzünün hem doğusuna hem de batısına sefer yapmış olan şahıs hakkında idi. Sûrenin bu kısmı, o soruya cevap olarak nâzil olmuştur. Zülkarneyn’in peygamber olup olmadığı konusunda farklı görüşler vardır: a) Bazı tefsirciler onunla ilgili âyetleri, özellikle “Ey Zülkarneyn! Onları ya cezalandıracak veya haklarında iyi davranma yolunu seçeceksin” meâlindeki 86. âyeti dikkate alarak onun peygamber olduğunu söylemişlerdir (bk. Râzî, XXI, 165; Elmalılı, V, 3284). b) Bazı müfessirler ise bu âyetlerin, Zülkarneyn’in bir peygamber veya Allah’tan ilham alan bir kimse olduğu anlamına gelmediğini ifade etmişlerdir (Mevdûdî, III, 177). Bununla birlikte onun ilim ve hikmet sahibi, mümin ve sâlih bir hükümdar olduğu konusunda hemen hemen ittifak vardır. Hz. İbrâhim’in irşadı ile müslüman olduğu, onunla birlikte Kâbe’yi tavaf ettiği ve onun duası bereketiyle hârikulâde başarılar kazandığı da söylenmiştir (İbn Kesîr, V, 185). Hz. Ali, onun peygamber veya hükümdar olmadığını, sadece sâlih bir kul olduğunu, Allah’ı sevdiğini, Allah’ın da onu sevdiğini, Allah için nasihat ettiğini, Allah’ın da onun bu hayırlı çalışmalarını kabul ettiğini ifade etmiştir (Şevkânî, III, 345-346). Zülkarneyn’in kim olduğu hakkında farklı görüşler vardır. Meselâ onun, Aristo’nun öğrencisi Makedonya kralı İskender, Himyerli Ebû Karîb Şemmâr, Merzübân b. Merdübâ el-Yûnânî, Hermes, Zîyezen el-Himyerî, Yemen krallarından Sa‘b b. Râyiş olduğu söylenmiş ve daha başka isimler zikredilmiş, hatta bir melek olduğu dahi ileri sürülmüştür. Zülkarneyn’in Makedonya kralı İskender olduğu iddiası isabetli görülmemektedir. Zira milâttan üç yüz küsur sene öncesi gibi yakın bir tarihte yaşamış ve dünya tarihinin seyrini değiştirmiş olan bir liderin hayatının önemli olaylarının meçhul kalması ve yaptığı çok güçlü bir seddin nerede bulunduğu ve buna sebep olan Ye’cûc ve Me’cûc’ün hangi kavimden olduğunun bilinmemesi zayıf bir ihtimaldir. Onun Hz. İbrâhim zamanında yaşadığı yolundaki rivayet de bu tesbiti desteklemektedir. Ayrıca Makedonyalı İskender’in mümin değil, bâtıl inançlara sahip bir kimse ve puta tapan bir milletin hükümdarı olduğu bilinmektedir. Halbuki ilgili âyetlerden anlaşıldığına göre Zülkarneyn mümin ve sâlih bir kuldu. Kısacası Zülkarneyn’in özellikleri Büyük İskender’e uymamaktadır. Kur’an’da söz konusu edilen Zülkarneyn’in gerek özellikleri gerekse fethettiği ülkeler dikkate alınarak onun m.ö. 2200’lü yıllarda hüküm süren Akad kralı Naram-Sin olmasının güçlü bir ihtimal olduğu belirtilmektedir (Zülkarneyn hakkında daha fazla bilgi için bk. Elmalılı, V, 3275-3279; Ahmed Suphi Furat, “Zül-Karneyn”, İA, XIII, 650-652; Ömer Faruk Harman, “Zülkarneyn”, İFAV Ans., IV, 598; Ateş, 319-326. Kur’an-ı Kerîm’de Zülkarneyn etrafında anlatılan olayları temsilî kabul edip buna göre yapılan bir tevil için bk. 99. âyetin tefsiri). 94﴿  Dediler ki: “Ey Zülkarneyn! Bu memlekette Ye’cûc ve Me’cûc bozgunculuk yapmaktadırlar. Bizimle onlar arasında bir sed yapman için sana bir bedel ödesek kabul eder misin?” ﴾95﴿  Zülkarneyn şöyle cevap verdi: “Rabbimin beni içinde bulundurduğu nimet ve kudret sizinkinden üstündür. Siz bana kuvvetinizle destek olun da, sizinle onlar arasına aşılmaz bir engel yapayım. ﴾96﴿  Bana, demir kütleleri getirin.” Nihayet (vadiyi demirle doldurup) iki dağın arasını aynı seviyeye getirince, “Ateşi körükleyin!” dedi. Artık onu kor haline getirdiği vakit, “Getirin bana, üzerine bir miktar erimiş bakır dökeyim” dedi. ﴾97﴿  Artık onu ne aşabildiler ne de delebildiler.
··
456 views
Filozof mazikeen. okurunun profil resmi
kuranı kerim'de adı geçen ve peygamber mi yoksa veli mi olduğu tartışılan efsanevi kahraman.
Sihem okurunun profil resmi
Evet aynen öyle.👍
4 next answer
Hatice okurunun profil resmi
Hay maşallah abla. Emek vermissin
Sihem okurunun profil resmi
Estağfurullah, teşekkür ederim. Umarım okumuşsunuzdur :) ❤
2 next answer
Bu yorum görüntülenemiyor
kırmızı başlıklı cadı. okurunun profil resmi
Beğeniyi hak eden bir yazı olmuş.
Sihem okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim:)
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.