Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

400 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Amerika’ya göç eden Litvanyalı bir aile. Hayallerinde çalışıp daha iyi bir hayata kavuşmak var. İnsanca yaşayabilmek için, evlenebilmek, ev kurmak, en temel haklardan faydalanabilmek için günde 12-18 saat çalışabilmeleri gerektiğini anlamaları uzun sürmez. Güçleri tükenene kadar hizmet etmeleri gerekir. Bundan emin olmuşlardır artık. Hem hayallerini sonra da gerçekleştirebilirler, ne de olsa Amerika özgür bir ülke değil mi? Halkın sömürülen emeği, hükümetin, memurların ve diğer üst sınıfların birbirleriyle dayanışma halinde sömürüye ortak oluşu, siyasetin ve adaletin arka planındaki yüzü ve bırakın savaşmayı, bunları anlayabilecek kadar eğitimleri bile olmayan, sistemin çarkları arasında kalan işçi sınıfının açlık, hastalık, yolsuzluk gibi şeyler karşısındaki çaresizliğini anlatırken yazar durup üzülmenize fırsat bile vermiyor. Dümdüz, kupkuru anlatıyor ki yazdıkları kalbimizde değil aklımızda yer etsin istiyor bence. Bununla ilişkili olarak da kitapta geçen et endüstrisinin iç yüzü geri planda kalması gerekirken kitap yayımlandıktan hemen sonra gıda sektörüne bazı yasal düzenlemeler getirilmiş. Sinclair de bunun üzerine “Ben toplumun kafasını hedef aldım, ama yumruk onun midesine geldi.” demiş. Sarsıcı bir şeyler okumak isteyenlere tavsiye ederim, ama yumruğu sadece kafasına yiyebilecekler için.
Şikago Mezbahaları
Şikago MezbahalarıUpton Sinclair · Sel Yayıncılık · 2021909 okunma
·
785 görüntüleme
Yusuf okurunun profil resmi
İncelemeniz çok güzel olmuş. Kaleminize sağlık. Okurken nedense aklıma Gazap Üzümleri geldi. O tarz bir kitap arıyordum sanırım buldum. :)
Ece okurunun profil resmi
Teşekkür ederim:) Gazap Üzümlerini okumadım henüz ama yazarın üslubu ve ele aldığı konular Steinbeck ve London’a çok benzetiliyor. Sevebileceğinizi düşünüyorum o nedenle.
2 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.