Ay ışığı sokağı uzun zaman sonra okuduğum ilk klasik kitap oldu. Ve ben çoğu kişinin aksine kitabı sevdim. Tabi ki yazarın okuduğum diğer kitapları daha güzeldi ama kitabı okumadan önce buradan insanların yorumlarına baktıktan sonra beklentimi çok düşürmüştüm. Ve okumaya başladığımda beklentimin üzerinde olduğunu fark ettim. Kitabın içinde 5 farklı hikaye bulunuyor bunlar sırasıyla: Ay Işığı Sokağı, Leporella, Nişan, Leman Gölü Kıyısında Olay ve Avare. Benim içlerinden en çok beğendiklerim Leporella ve Avare. Çünkü Leporella hikayesinde para uğruna gittiği şehirde kölece bağlandığı patronuna olan takıntısı yüzünden yaptıklarını okuduk ana karakterimizin. Aklımızın alamayacağı kadar kötü şeyler. Bize takıntılı olma hissini çok iyi anlatmış bence yazar. Avare hikayesinde ise öğretmenin öğrenciye olan etkisini okuduk. İyi öğretmen iyi gelecek derler ya işte buna artık tamamen inanıyorum artık. En sevmediğim öykü ise Leman Gölü Kıyısında Olay oldu. Bunun nedeni ise diğerlerine göre daha kısa olmasıydı ve bence çok derin bir konu anlatılmak istenmiş 5-6 sayfa daha uzun olsaydı ana karakterin yurt özlemini ve konuyu daha iyi anlayabilirdik. Diğer hikayeler ise ortalamaydı. Akıcı bir kitaptı benim okuma süremin bu kadar uzun olmasının nedeni kesinlikle kitapla alakalı değil ben bir türlü başına oturup hızlıca okuyamadım bunu sadece son 2 gün başarabildim. Biraz depresif bir kitaptı ama güzeldi tavsiye ediyorum:)
Not: İncelemelerimde eksik bulduğunuz şeyler olursa yorum kısmında belirtir misiniz? Teşekkürleer <3