Gönderi
İspanyol Gribinde Polisiye
İş Bankası'nın Türk Klasikleri Dizisi'ne kadar pek edebiyatımız, yazarlarımız hakkında fikrim yoktu. Gürpınar hiç okumamıştım. Dizi sayesinde tanıdım çok beğendim. Gulyabani, Mürebbiye, Efsuncu Baba, Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç... kitapların olay örüntüleri zaten güzel ama Gürpınar arka planda hem devri hemde milleti ince ince değerlendirip işliyor. Çok aydın bir yazar. Nokta atışı tespitleri var ki bugün eleştirdiğimiz pek çok yönümüzü yüz yıl öncesinden yakalayabilmiş. Örneğin Hakka Sığındık kitabının sadece ilk sayfasını okuduğunuzda şu an içinde bulunduğumuz salgın sürecinde yaşananları kelimesi kelimesine bulacaksınız. Yüz yıl öncesinde İspanyol Gribi'nde yaşananlar ile günümüz kopya resmen. Biraz kitaptan bahsedeyim.
İstanbul'da İspanyol Gribi yayılmış, gerek kalabalık gerekse cahillikten dolayı doktorların aldığı önlemlere rağmen can kaybı artmaktadır. Bu ortamda halkın dini duygularını istismar ederek maddi fayda sağlamaya çalışan sahte şeyhler dervişler türemiştir. Hoşkadem taraflarında iki zengin konağına birgün Abdal Veli imzalı bir mektup gelir. Mektupta 300 lira belirtilen şekilde gönderilmezse Hafız İshak Efendi'nin konağından üç kişinin öleceği söylenir. İshak Efendi ve komşusu Hacı Ferhat Efendi mektubu ciddiye almayıp parayı göndermezler. Ancak kısa sürede kehanet gerçekleşir. Bir süre sonra Hacı Ferhat'ın evine de aynı kişiden benzer bir mektup gelir. İkinci mektup için para gönderilir fakat elçi soyulur. Olayların ve Abdal Veli'nin sırrını çözmek polis komiseri Şinasi'ye kalır. Olayın arkasında ise bambaşka bir hikaye ve dram vardır...
Bir yerden sonra çok güzel bir polisiye romana dönüşen kitap döneminde İttihat ve Terakki için ağır eleştiriler yapmış, dönemin sosyal hizmetlerini ve belediyeciliğini ciddi şekilde sorgulamış. Dediğim gibi nokta atışı tespitleri var. Çok güzel bir eser.
·
236 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.