ABELARD ve HELOİSE, Aşkları ve bu aşkı dile getirdikleri mektuplaşmalarıydı.Filozof ve şair Pierre Abelard ile öğrencisi Heleise arasındaki dramatik aşk, Fransa tarihinin en iç burkucu sayfalarından 1ini oluşturup, 1119 yılında Abelard, Heloise ile tanıştı. Filozof ünlüydü ve 40 yaşındaydı. Genç kadın ise güzel ve akıllıydı, 22 yaşındaydı. O yaşta bile Fransa'nın en iyi yetişmiş, en bilgili, en kültürlü genç kadınlarının başında geliyordu. Yanında yaşadığı dayısı Fulbert'in de onayıyla Abelard'ın öğrencisi oldu. Fulbert için yeğeninin böylesine ünlü 1inden ders alması büyük onurdu. 1liktelikleri kısa sürede fikirsel alışverişten, fiziksel ilişkiye ve ömür boyu sürecek 1aşka dönüşüverdi. Abelard dostlarına yazdığı mektuplarda, aralarındaki yakınlaşmanın tüm ayrıntılarını verir ve bedensel tutkunun onları nasıl esir aldığını anlatır. Dayı Fulbert, filozof ile öğrencisi arasındaki ilişkiyi fark edince (onları yatakta yakalayınca ... ) ayrılmak zorunda kaldılar. Daha sonra çocukları oldu bu 1likteliklerden ve evlenmek zorunda kaldı tek şartla kimsenin haberi olmadan, Heloise'in dayısı, Abelard'ı zor kullanarak hadım ettirir; bu olaydan sonra 2sevgili 1er küçük manastıra sığınır. Heloise evliliği hiç istemiyordu, Abelard ın çocuk sesinden bile rahatsız olup evliliğin aşkı öldüreceği düşüncesinden dolayı. Kendini dine adayan Abelard, Heloise nin kendini manastıra adayıp rahibe olması için zorladı ve bu yaşam öyküsünden yola çıkılıp da yazılan mektuplarda aşka ve dönem ruhuna çok güzel göndermelerle, şiirsel dille yazılan mektuplardan oyuna varan 1aşk öyküsü... Çok çok severek, Heloise nin güçlü duruşuyla aşkını sonuna kadar savunan ve her durumuyla yanında olacağını belirten haliyle buna karşın Abelard ın kendini çaresizliğe düşürmüş haline de bol bol kızarak okudum. Manastırdayken birbirlerine yazdıkları mektuplar, 12. yüzyıldan bu yana, 1çok sanatçıya da esin kaynağı olmuştur, kesinlikle tavsiyemdir, yaz aylarında rahat okunabilecek derinliği etkisi büyük 1kitap...