Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

286 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitap, 'hayvanlarda bilincin varlığı' üzerine güzel bir belgesel tadındaydı. Kitap, bir biyolog olan Marian Dawkins'in bilinç kavramını inceleyip irdelemesi ve ele aldığı konuların hemen sonrasında, hayvanlar üzerinde yapılan bazı deneysel çalışmaların sonuçlarını okuyucuya sunması şeklinde ilerliyor. Deneyler çok ilgi çekiciydi, deneye tabi
Hayvanların Sessiz Dünyası
Hayvanların Sessiz DünyasıMarian Stamp Dawkins · Tübitak Yayıları · 1999158 okunma
·
182 görüntüleme
Metin T. okurunun profil resmi
İnsan ırkının bencilliği bazı dinler vasıtasıyla kutsanmış, kendi dışındaki her şeyin, kendisinin varlığını sürdürmesine kurban edildiği kibrine tapınmasını sağlamıştır. İlk dönem bilimiyle de aynı misnomer kutsanmıştır. Hatta, öylesine yerlere varılmıştır ki, şimdi okuyunca midem bulanıyor. Japonya çıkıncaya dek, Batılı kendi ırkının özel yaratıldığını, diğer ırkların zekası düşük olarak yaratıldığını/oluştuğunu yazıp, siyahları, kızılderilileri neden köleleştirip, yok ettiğinin vicdani alt yapısını "bilimsel" olarak hazırlıyordu. Günümüzde şükür ki bazı ruh hastaları dışında insanlar arası bu tür saçmalıklar dile getirilmiyor artık. Fakat hayvanlarla ilgili, sizin de çok güzel aktardığınız, devam eden "küçük tanrılar" olma hastalık hali hala devam ediyor. Umut verici olan ise, bu hastalık halinin tanımlanmış olup, mücadele edilmesi gereken bir zulüm biçimi olduğunun yaygınlık kazanıyor olmasıdır. Bu hassas konuyu gündeme getirmenizde dolayı teşekkür ederim. Kaleminize sağlık.
Aysun Çavdar okurunun profil resmi
Ben de çok teşekkür ederim zira bu itici kibrin oluşumunda ve altyapısının sağlamlığında özellikle dinlerin etkili olduğuna değinmemiştim ki siz benim yerime dile getirmişsiniz.
Cem okurunun profil resmi
Çok doğru ve güzel şeyler söylüyorsunuz. Bu dünyadaki en mazlum canlılar insanların bin türlü itirazına rağmen hayvanlardır çünkü hayvanlar hayır diyemedikleri ve insana karşı gelemedikleri için yaşadıkları zulümleri yaşıyor. İnsanlık tarihi daha doğru, daha adil, daha ahlaklı bir toplum veya dünyaya doğru binlerce kötülükle savaşarak yol alıyor ama insan türünün bilgisi herkese eşit olarak dağılmadığı, herkes birbirinden farklı zor koşullarda eşitsizliğe dayalı toplumsal sistemlerde hayatta kalmaya çalıştığı için hayvanların yaşadığı zulmü anlamaları ve bu konuda davranış değişikliğine gitmeleri kolay değil. İnsanlar sömürülmelerinin sebebini anlayamıyor henüz, insanın insanı neden sömürdüğünü anlayamazken ilahi ya da dünyevi bir çok sığınakla hayatta kalmaya çalışıyor. Yani aslında çok karmaşık, çok komplike sorunları kavramak ve çözümler üretmek mümkün, insanların bilgisi artırılabilir, adaletsizlikler azaltılabilir ve iyilikler ortaklaşalıklar çoğaltılabilir... hayvanların başına gelenler de aynı: hayvanlar başlarına geleni anlayabilecek durumda değiller, onlar ait oldukları türün özelliklerini ekosistem içerisinde doğal olarak yaşamak üzere varlar ; ancak insan ekosisteme uyamayan ve bunu bin türlü sömürü için istismar ettiğinden bedelini çok çok çok ağır koşullarda ödüyorlar. İnsanların çoğu hayvanların neler yaşadığını kavrayamıyor bile, bu dünyada hayvanları öldürmenin, hayvanları kullanmanın, sömürmenin, tecavüz etmenin, porno filmlerde oynatmanın, fuhuş için kullanmanın; hayvanları eti sütü için, dişi için hapsedip öldürmenin, sirklere, hayvanat bahçelerine, eğlence ve su parklarına tıkmanın, ilahi ya da dünyevi amaçlar için kurban etmenin, gelenekler uğruna insanın aklının almayacağı anormal şekillerde zulmetmenin, sokaklarda yaşaması insanların konforunu bozduğu için katledilmelerinin, insanların sırf eğlence adına öldürmesinin, ordular tarafından deneylerde öldürülmelerinin, tıp adına birileri büyük paralar kazansın diye deneylerde katledilmelerinin, sapık insanların canlı videolarda sapık zevklerini tatmin etmek uğruna ayaklar altında ağır ağır ezildikleri crush fetiş videolarına çekilmelerinin, insanların keyfi için faytonlarda vb araçlarda kullanılmalarının ve daha nice istismar ve sömürünün hiç bir cezası yok. Türkiye'de hayvan öldürmek suç değil kabahat. Ancak birisine AİTse ceza alıyorsunuz o da para cezası. Ancak birisi birşey birisine aitse kıymeti oluyor. hepimiz Allah'a aidiz. Allah bu canlıları, bu dünyada var olmak ve insan gibi kaderlerini yaşamak için yarattı. Onların kaderleri insanlarla iç içe ve kim bu uğurda ahlâk ve etik çemberini genişletiyorsa o insanlar doğru şeyler yapıyordur. Bu konuda muazzam gayretler ortaya konuyor, ama insanların hemen değişmesini beklemek de hayalperestlik olur. endüstriyel dünyada meta ve eşya, obje konumuna getirilmiş hayvanların başına gelenlerin aslını görmek isteyenler MUTLAKA earthlings adlı belgeseli izlemeli.
Anıl okurunun profil resmi
Metin Hocam yazdığınız yoruma katılıyorum ancak bir konu hakkında bende dipnot niteliğinde nacizane bir fikir beyanında bulunmak isterim. Dinler çatısı altında genellediginiz İslam'ı zannediyorum ki bulunduğunuz kanıdan ayırmak gerekiyor. Öyle ki kurban kesmek ibadetinin altında birçok bana anlamlı gelen parametresi vardır. Paylaşmak gibi. Onun dışında hayvanlara saygı gösteren bir peygamber de söz konusu (entarisi üzerine uyuyan kediyi uyandirmamak için entarisini kesen bir peygamber) olunca bu çerçevede İslam'ı değil de İslam'ı yanlış yorumlayan kişileri yargılamanın daha doğru bir gerereklilik olacağı düşüncesindeyim. Saygılar.
Cem okurunun profil resmi
EARTHLINGS /DÜNYALILAR belgeseli youtube.com/watch?v=giHWqog...
Aysun Çavdar okurunun profil resmi
Çok önemli fakat bir o kadar da rahatsız edici bir belgesel. Bu rahatsız edici gerçeklerin arka planında ise hep insan var. Hem kendi türü içinde, hem diğer türlerle sürekli savaş halinde, durmadan yakıyor, yıkıyor, zarar veriyor. Sevgiden yoksun sefil yaratıklar...
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.