Gönderi

200 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yazar daha önceki kitabı Sosyal Antropoloji ve İnsanın Kökeni ‘nde insanın ve şempanzenin ortak atasından simgesel kültürün ilk günlerine kadar olan zamanı işlemişti. Bu kitap öbürünün bıraktığı yerden konuyu devralıyor. Daha yakın zamanların hikayesi ile tam insan olmanın anlamını ön plana çıkarıyor. En geniş anlamıyla insan modernliğinin doğuşundan bu yana manevi düşüncenin maddi dünyanın üzerine kurduğu hakimiyeti anlatıyor. İlk fosil kayıtlarından neolitik’e, homo sapiens e, simge, akıl, dil, din, insan topluluklarının ve kültürün kuruluşu ele alınıyor. İnsan öncesinden, davranışsal modernliğe İnsanlık tarihi boyunca Din, ritüel, akrabalık,sanat, simgesel düşüncenin doğuşu anlatılıyor. “Simge; yani bir nesneye gerçekte olduğundan farklı bir anlam yüklemek ve değer atfetmek ve bunun kültür içindeki yönlendirici ve kurucu etkisi” ele alınıyor. Neolitik öncesi Avcı toplayıcılarda tek tanrıcılığa kadar gelenekler ve inançlar simgelere, toplumsallığın evrimi, kozmolojik yapılarla ilişkileri bakımından akrabalık yapıları, dil, din-ritüel ile simgeciliğin bağlantıları anlatılıyor. İnsanlığın simgeciliği keşfettikten sonra dünyanın Engin alanlarına yayılışı anlatılıyor. Simgesel kültürden sonra insanlık tarihi daha manevi bir anlayışa geçiyor. Simgesel düşünce bir kez ortaya çıkınca dil, ritüel, sanat, inanç etkileniyor ve ardından tam bir dil gelişiyor. Mitoloji - karmaşık dili- karmaşık dil daha da karmaşıklaşan simgesel düşünceyi doğuruyor. Daha sonra bunlar modern bilimsel düşünce lehine son binlerce yıl içinde kayboluyor. Sosyal antropoloji fikri atalarımızı rehber kabul ediyor ve simgesel düşüncenin doğuşu bu disiplini başka disiplinlerle daha görünür kılıp, birleşmelerini sağlıyor. Tarihöncesini inceleyen antropologlar alt yapı çalışmalarını yapan genetikçi, arkeolog, tarih gibi disiplinlerle sürekli etkileşim halindeler. Simgesel düşünce sadece arkeoloji alanına katkı sağlamakla kalmıyor; benzetme, karşılaştırma ve dilsel, kültürel evrensellerin önemini takdir ederek daha bütüncül bir bilim anlayışının oluşmasına katkı sunuyor.
Simgesel Düşüncenin Doğuşu
Simgesel Düşüncenin DoğuşuAlan Barnard · Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi · 201413 okunma
·
158 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.