Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

416 syf.
·
Puan vermedi
·
73 günde okudu
İbn Arabî'nin kaleminden Zunnûn-ı Mısrî
Zunnûn'un doğumu:770 civarları, vefatı:860 civarlarıdır. Zunnûn adı "balık sahibi adam" anlamındadır. Esas künyesi Ebu'l Feyz'dir. Kuzey Mısır'da doğmuştur. Muhyiddin ibnü'l-Arabi 1165-1240 tarihleri arasında yaşamıştır. Türkçeye tercümeyi yapan Dr. Ali Vasfi Kurt, tercümelerinde, Topkapı Sarayı yazmasının bir kopyası, Sa'id Abdulfettâh'ın Risâilu İbn Arabî serisinin 3. cildi (Beyrut 2002) içerisindeki neşri ve Roger Deladriére'nin açıklamalarla mükemmel surette yaptığı çeviriyi kullanarak çeviriyi gerçekleştirdiklerini belirtmektedirler. Kitap çoğunlukla Fransızca tercümeden, ikinci çeviridir. Bu kitabın değerinde bir eksiklik oluşturmaz. İslam toplumunun kaynaklarının öncelikle Batılı uzmanlar tarafından araştırma konusu yapılarak derli toplu bilgiler ve eserlerin ortaya konulduğu sonucunu doğurur. Tıpkı Binbir Gece Masallları'nın Fransızca derlemesinden tercüme edilmesi gibi. Konu tasavvuf. İbni Arabi'nin neredeyse tüm eserlerinde en geniş yer kaplayan ve belki de yazmadaki amacı olan "Aşk" ve "Aşık'ın Halleri"; diğer bir deyiş ile bize şah damarımızdan daha yakın olan Allah'ı bulmak, kendimizi bulmak, O'nu sevmek ve kendimizi unutmak/ yok saymak. Zunnûn ile ilgili tüm anlatılar rivayetler üzerinden, ravîler de belirtilerek aktarılmış. D/dünya'yı yok görme, onun zevklerinden, ona bağlı kılacak tüm etkenlerden kaçma ile sadece O'nu dileme peşinde olan sûfîlerin reddiye alemi dile getirilir. Dilin sustuğu, bir öğüt için kırk gün kapılarda beklenilen bir var olmaya direniş anlatılır. Yemek ve suya ihtiyaç duyulmaz bu alemde; rızkı veren O'dur. O veriyorsa, istemek gerekmez; Alim olan, yaşlı gözler ile başkasına bakmaktan vazgeçenin, uykuya açık gözler ile savaş açanın, dünyevî her türlü zenginliği, üzerine bulaşmış bir çeşit kirlenme sayanın ve birbirlerini O'nun sevgisinin şifrelerinden - sır ve sükûnet aşığın en belirgin özelliklerindendir- tanıyanların neye ihtiyacı varsa, elbette bilir ve istemek bazen utanmazlık belirtisi olarak kabul edilir. Diğer tasavvuf kaynaklarından farklı olarak, kitapta kadın sûfîlerden sıkça bahsedilir. Giriş bölümündeki Zunnûn'un Şeyhleri başlığı altındaki alıntıda: "Zunnûn'un hocaları konusunda İbn'ul Cezvî'nin Sülemi'ye dayanarak naklettiği bir rivayete göre, yalnızca Nişaburlu Fatma'nın ismini vermektedir." cümlesi, kadın sûfîlerin önemine işaret eden en can alıcı cümledir. İyi okumalar.
Bir Sufi'nin Portresi
Bir Sufi'nin PortresiMuhyiddin İbn Arabi · Gelenek Yayıncılık · 200526 okunma
·
301 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.