Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

224 syf.
·
Puan vermedi
Başta Stalin, Fidel Castro, Picasso, Jean Paul Sartre ve Aragon olmak üzere pek çok devlet adamı, bilgin ve sanatçıyla bizzat görüşmüş olan ROGER GARAUDY kendini İslamın merhametli ve evrensel kollarına bırakmıştır. Kitabında hem Müslümanlara hemde gayri müslimlere sesleniyor. Gayri müslimlere İslam'ın nezih ve pak olduğunu, müslümanlara ise maddecilikten kurtulup islama dönmeleri gerektiğini haykırıyor. Ona göre Batı iflas edeli yıllar oldu ve insanlığı tekrar yükselişe geçirecek yegane güç İslam'ın ta kendisidir. Fakat bunu yapabilmesi için özüne tekrar dönüş yapması gerekiyor. Tıpkı, Cemaleddin Afgani, Muhammed Abduh, Reşit Rıza ve Muhammed İkbal'in " bizi kaynaklara dönüşe davet ettikleri gibi, fakat bu, hiç bir şekilde geleceğe geri geri giderek girmek anlamına gelmiyordu. Tam aksine, onlar bizi İslamın ilk çağlarındaki yaratıcı düşünce biçimini tekrar bulmaya çağırıyorlardı." sy65 Unutulmamalıdır ki, ataların ocağına sadık kalmak demek, onların ocağının küllerini muhafaza etmek değil, tam aksine o ocağın alevini taşıyıp aktarmak demektir. sy182 Ona göre, kaynaklara dönüş demek, yaşayan kaynağı ve İslam'ın ilk yüzyıllarının yaratıcı dinamizmini bulmak demektir. Şeriat, gidilip bulanık ve kokuşmuş su alınacak durgun bir su birikintisi/ bir gölet değildir. Şeriat ışıldayarak gürül gürül akan ve güçlü dalgaları ile kıyıların döverken oraları verimleştiren, ışıltılar saçarak akan güzelim bir nehirdir.sy77 Yine Marxın, "Din afyondur" sözü, Rasim Özdenören'in Müslümanca Düşünme Üzerine yazdığı denemesinde söylediği şekliyle paralel söylemlerde bulunmuş, "Marx bunu 1844 de yazıyordu. O sırada bütün Avrupa'da kutsal ittifak hüküm sürüyordu. Katolik kiliseleri ile her milletten hükümdarların, sömürüye ve baskıya boyun eğmeyen halkların her türlü özgürlük isteklerine ve eylemlerine karşı, aralarında kurdukları bir ittifaktı bu. Şu halde Marks tarafından 19. Yüzyıl ortalarında Katolik dininin bu şekilde tenkidi tamamıyla yerindeydi. Mars Katolik kilisesine bu tenkidi yöneltmeden on satır önce meseleye daha geniş bir tarihi perspektiften bakarak, din "insanoğlunun hem çaresizlik ifadesi hem de bu çaresizliğe protestosudur" diye yazar."sy162 Garaudy İslamın en çok istismar edilen konularından birininde kadın konusu olduğunu söyler. Kadın konusunda Batıyı yerden yere vurduktan sonra islamın kadın bakış açısına değiniyor. "Fransa'da kadının kocasından bağımsız olarak kendi malları üzerinde tasarrufta bulunabilmesi için 20. Yüzyılın başlarını, İtalya'da da kadının boşanma hakkına sahip olması için 20. Yüzyılın son üçte birini beklemek gerekmiştir. Halbuki Kur'an ve Hz. Peygamberin sünneti, on dört asırdan beri bu hakların ikisini de kadına tanıyor!" sy206 Ayrıca Graudynin Kurandaki Nesih(ona göre yürürlükten kaldırma) kavramı üzerinden eleştiride bulunması hak verilecek bir durum değildir, zira nesihin haşa Allah'ın kendi hükmünü (unutarak veya hataen) ilga ettiğini iddia eden uç noktalar dışında kimse olmamıştır. Onun da dediği gibi yeni problemlere yeni çözümler olarak anlaşılmıştır. Ona göre İslam'ın kaynakları Kuran ve Peygamberin sünnetidir. Anladığım kadarıyla Garaudy Sünnet ve Hadisi aynı anlamda kullanmıyor. Yer yer hadise taşlar attığını hissettim. Diğer eserlerinde hadis kavramına değiniyorsa ileri okumalarda göreceğiz. Herkes İslamın er yada geç, hepimizin kabul etmeye ve tasdik edilmeye değer tek din olduğunu tecrübe edecek.
İslam ve İnsanlığın Geleceği
İslam ve İnsanlığın GeleceğiRoger Garaudy · Timaş Yayınları · 2019295 okunma
·
336 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.