Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Merhaba. Açıkcası buraya düşündüklerimi söylemek dışında kendim yazmış olduğum ilk yazımı paylaşıyorum sanırım. Pek hikâye tarzı değil belki, pek güzel de değil ama umarım seversiniz. Yorumlarınızı bekliyorum :) Bu şarkıyı dinlerken yazmıştım bu yüzden sizin de bu şarkıyı dinlerken okumanızı öneririm; youtu.be/4MaLuTbsLbg °° Çıplak ayakları ile çimenlerin ortasında yürüyordu. Bir eli yeşilliklere değerken diğer eli kafasındaki şapkayı düşmesin diye tutuyordu. Biraz ileride olan eve doğru koşmaya başladı. Uzun süren üzüntünün ardından gülmeye çalışarak mutlu etti kendini. Oda biliyordu ki her şey gelip geçici.. Ayaklarının altındaki toprak ona yumuşacık gelmişti. Karahindiba'yı görünce eline aldı ve tekrar koşmaya başladı. Rüzgar sayesinde heryere saçılıyordu karahindiba. Genç kız bütün yaşadığı şeyleri unuttu o an. Doğa ona huzur veriyordu... °° Tuvalden biraz uzaklaştı bizim ressam. Çizdiği resmin güzel olması dışında resmi hissetmişti. Onun da amacı buydu zaten. Çizdiği resmi, bütün benliği ile hissetmişti.. Sanki bir anda o genç kız kendisi olmuştu, elinde karahindiba ile koşmuştu. Çok huzur verici bir duyguyu yeniden tatmıştı... İkiye böldüğü tuvalin sağ tarafını aydınlık ve bol yeşillikli bir şaheser oluşturmaya özen göstermişti ressam. Şimdi sıra ikinci kısımdaydı, verdiği mola sonunda eline fırçasını aldı. °° Sırtını duvara yaslamış, olanları düşünmekteydi genç kız. Bütün bu olanlar kendisini derinden sarsmış ve artık kaldıramıyordu. Gözünden akan yağmur şiddetli bir şekilde devam ediyordu ve genç kız bunu durdurmak için hiçbir çaba sarf etmiyordu. Gözlerini etrafındaki kırılmış çerçevelere yöneltti ardından kırılmış cam ve kapısı olmayan bir odada sanki duvarlar üstüne gelir gibi oldu. Elleri ile yüzünü örttü, ayaklarını kendisine çekip iyice odadaki varlığını küçülttü genç kız. Kırılmış olan sadece çerçeveler ve camlar değildi, aynı zamanda sahip olduğu kalpti.. °° Ressam son fırça darbesi ile sol taraftaki resmini sonlandırdı. Kalbi kırık bir genç kız gibi hissetmişti adeta. Kapısı olmayan bir odada sıkışıp kalmış bir kız gibi hissetmişti... Ressam kendi çizmiş olduğu resimdeki kızın gözyaşlarını silmek istiyordu sanki. Resmine tekrar tekrar baktı.. çerçeveler hariç her yer siyah ve gri tonlarından oluşuyordu. Bir çerçeveye ise sağ tarafta çizmiş olduğu, o güzel ve huzurlu resmin küçük ve ortadan kırılmış olanını çizmişti. Bu ayrıntı kendisini çok hoşnut etmişti. Ardından ressam elindeki en koyu siyahı aldı, bunu sol tarafta kullanmamış olmasının sebebi resmin daha ayırt edici olmasıydı. Yavaşca iki resmin gökyüzünü boyamaya başladı. Her iki resimde de simsiyah gökyüzü oluşturdu ve gri bir kaç bulut yaptı. Eline kahvesini alıp yaratmış olduğu iki sahte evrenine baktı. İkisinin de gerçek olduğunu bile bile. İkisini de benliğinde hissede hissede...
Şüheda
Şüheda
··
407 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.