Hayalet Bellek polisiye gerilim türünde hafıza türleri, hipokampüs hasarları, belleğin gizemli yetilerini içeren nörolojik bilgiler ile altın oran, pi sayısı gibi matematiksel konulara değinmesiyle ilgimi çeken özelliklere sahip olsa da; çeviriden kaynaklı mantık hataları, anlatımın; işlediği konuların önemini yansıtmaktan uzak tarzda kuruluğu ve karakterin duygu göstermesini, tepki vermesini beklediğim yerlerde pasif bir tutum sergilemesi sebebiyle beklentimin altında kalan bir kitap oldu.
Yayınevi ve çeviri kaynaklı konuşma cümlelerini belirten işaretlerin konulmaması, hangi cümlenin düşünce, hangisinin konuşma olduğunun seçilememesi ve kimin konuştuğunun net bir şekilde belirtilmemesi de okuma süreci sırasında kopukluklar yaşamama neden oldu.
Konusuna değinmek gerekirse; yaşadığı travmatik bir olay sonucu hipokampüs hasarına sahip Manon Moinet, yeni bilgiyi aklında ancak iki dakika süre ile tutabilmekte, tanıştığı bütün yüzleri unutmaktadır. Bu sebeple hafızasını geliştirmesine yardımcı olan, yaşadığı bütün olayları kaydettiği Memory Node adı verilen elektronik bir ajanda kullanmaktadır. 3 sene önce kız kardeşi Profesör lakaplı bir seri katil tarafından öldürülür. Profesör seçtiği kurbanlarını vahşi bir şekilde öldürmekte ve arkasında matematiksel ve mantıksal problemler bırakmaktadır. Manon Profesörü bulma yolunda verdiği mücadelede, gizemli bir geçmişe sahip polis Lucie Hennebelle ile karşılaşır. Bu kesişme gizemli cinayetlerin çözümünde nasıl bir rol oynayacaktır?
Kitap bir çok sürpriz barındırsa da 
berfu yükselen nın mükemmel öngörü yeteneği ile ilk 100 sayfada bütün kurguyu tahmin etmesi, benim kitabın sonu yerine bu isabetli çıkarımlar şaşırmama sebep oldu. Bu tahminleri sebebi ile kendisini kutluyor, okuma sürecini zevkli hale getirdiği için teşekkür ediyorum.Yayınevinin değişmesi sebebiyle yine dedektif Lucie Hennebelle' nin başrolde olduğu E Sendromu kitabına önyargısız ve yeni ümitlerle devam ediyoruz.
·
226 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.