Gönderi

68 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Aşkın hastalıklı hali
Aşk kutsaldır, insanı iyileştirici gücü vardır, insanı hayata bağlayan en önemli meselelerden biridir belki de. Ya karşılıksız aşk? Platonik aşk? Tam tersine insanı yalnızlığa, depresyona, kendi içine kapanıp hastalıklı bir hale getirir. İnsan mantıklı düşünemeyen ve kendisine olan saygısını yitiren, kendi benliğini belki de kendinden hiç haberi bile olmayan biri için çiğner, bunu yaparken de asla sorgulamaz. Gerçekten platonik aşk, aşk mıdır? Bence değildir. Bu bir hastalıktır ve insanın kendi kendine içinde debelendiği kendi kendini daha da hasta, takıntılı hale getirdiği, acı çekmekten zevk aldığı bir bunalım halidir. Belki bana çok acımasızsın diyebilirsiniz ama kitabı okursanız anlayacaksınız ne demek istediğimi. Kitapta mektup yazan kadınımız varlığından haberi bile olmayan 25 yaşında bir adama bir 13 yaşında aşık olur. Bu durumun gündelik hayatı yansıtmadığını söyleyebilirim ve yazar burada gerçeklikten kopmuş. Kadının 13 yaşında aşık olduğunu sanmasının nedeni ise aile sevgisinden uzak ve ilgisiz bir hayat sürmesi olarak belirtilmiş. Ama baktığımızda kadın yıllarca adamı izliyor her adımını takip ediyor 20 li yaşlara kadar hala aklı adamda oluyor. En son adamın kapısına ayaklarıyla gidiyor, sonrasında hamile kalıyor vs. Bunlar spoiler değil kitabın ilk başında bunları söylüyor zaten kadın size. Adam kadını bir daha arayıp sormuyor yıllar sonra bir baloda görüyor ama yine de tanımıyor. Yani adamda inanılmaz derecede kadının bu saplantılı aşkından habersizlik ve kadını hiç tanımamış, hiç onu sevmemiş olma durumu var. Kadın ona yine kayıtsız şartsız gidiyor. Adam yine kadını daha sonrasında arayıp sormuyor. Kadın aşkını da içinde gizleyip çekip gidiyor, doğurduğu çocuğu adama söylemiyor, adamla bir daha görüşmüyor. En son çocuk ölünce adama bir mektup yazıp intihar etmeyi planlıyor. Siz de kitapta mektubu ve içindeki kadının bu bayağı ve saplantılı benim tabirimle de hastalıklı aşkını okuyorsunuz. Kitaba büyük beklentilerle başladım, güzel bir aşk hikayesi okuyacağımı umuyordum ama aşkın belki de en kötü hallerinden platonik aşkla ilgili bir kitaptı. Öyle masumane de değil kadının fikirleri o kadar mantık dışı ve o kadar hayata karşı kayıtsızdı ki okurken çıldırmamak için kendimi zor tuttum. Bir insana bu derece tapmak... Kendini harap ettin hadi neyse ya o çocuğu da sırf içinde gizlediğin aşkından harap etmek niye yahu? Vallahi de değmez yahu ne gerek vardı dedirtti. Arkadaşlar aşk çok güzel bir şey. Her şeyi sevin, doğayı, hayvanları, yaşamayı, insanları. Ama en çok da kendinize aşık olun kendinizi sevin. Ha bu egoist olun, narsist olun demek değil. Kendi öz saygınızı kaybetmeyin, önce siz kendinize değer verin sevin ki başkaları da sizi sevsin. Çok kısa bir kitap, platonik aşkın bu derece hastalıklı yanını kendini hiçe saymış bir kadının ağzından öğrenmek isterseniz bu kitabı okuyabilirsiniz. Not:Tam da bu kitaba gidecek çok güzel bir şarkı bırakıyorum belki bilenleriniz vardır keyifli dinlemeler... Birsen Tezer - Aşk bu değil open.spotify.com/track/44mH1NlEg...
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,4bin okunma
·
179 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.