E Sendromu, polisiye türünde, nöroloji, psikoloji ve sinemanın kökenine dair bilgiler içeren hem bilimsel hem de kurgu anlamda zengin bir içeriğe sahip beğendiğim bir kitap oldu. Ana karakter Lucie Hennebelle'nin ilk hikayesini anlatan Hayalet Bellek kitabından anlatım, kurgu ve çeviri anlamında öne geçen, olayların geçtiği bölgelerin siyasi, tarihi özelliklerini ve bilimsel bilgileri en ince ayrıntıları ile işlemesi sebebiyle dikkat edilerek okunması gereken bir yapıya sahip.
"İzlenilen bir görüntünün; bilincin kontrolünü yok sayarak, mantık ve iradenin işlemediği bir şekilde zihni ve davranışları etkilemesi mümkün mü?" sorusu ile heyecanla okunması ve bulguları bilimsel bilgilerle desteklemesi etkilendiğim özelliklerinden.
Dedektif Lucie Hennebelle uzun süredir görmediği bir arkadaşının zor durumda olduğunu öğrenir. Arkadaşı izlediği bir kısa film sebebiyle görme yetisini yitirmiştir. Filmi sinema sektörü konusunda uzman kişilere gösteren Lucie tuhaf sahnelere sahip bu filmin subliminal görüntüler içerdiğini keşfeder.
Aynı zamanda sahada çalışmayı bırakmış, seri katiller konusunda davranış analisti olarak çalışan ve şizofreni nedeniyle tedavi gören Komiser Franck Sharko, Normandiya bölgesinde toprağın altından çıkarılmış ve uzuvları kesilmiş 5 ceset konusunda araştırma yapmak üzere görevlendirilir.
Komiser Sharko ve Teğmen Hennebelle' nin yolları, bu tuhaf olayları birbirine bağlayan çok katmanlı bir macerada kesişecek, Paris'ten Mısır'a ve Kanada'ya uzanan sarsıcı bir yolculuğa adım atacaklardır.
Özellikle Komiser Sharko karakteri çok beğendiğim ve etkilendiğim bir karakter oldu.Görüntünün beyin tarafından yaşadığımız deneyimlerle anlamlandırılması, Millgram' ın İtaat deneyi, davranışlar üzerinde kontrolün ortadan kalkması gibi konuları , ayrıntılı ve zengin bilimsel bilgiler ile işleyen ve sarsıcı bir şekilde biten bu kitabı
berfu yükselen ile birlikte okuduk. Önerimdir.
·
265 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.